Sonsuzluk, insanoğlunun en büyük arzusu. Kutsal kitaplar insanın cennetten kovulup dünyaya sürgün edilmesinin ebedî olarak var olma arzusundan kaynaklandığını anlatır. Ayrıca pek çok din ise ölümden sonra hayatın devam edeceğini söyler. Dolayısıyla insan bir şekilde ölümsüzdür. Ancak geçilmesi gereken bir eşik vardır ve bu eşiğin ismi ölümdür. Peki insan ölümün bir yok oluş olduğuna inandığında sonsuzluk arzusu ortadan kaybolur mu? Asla. Dünyanın ötesinde bir cennet olduğuna inanmayan insanoğlu sonsuzluğu bu dünyada yaratmanın peşine düştü. Bu arayışın adı ise transhümanizm: insanlık sonrası.
Transhümanizm, insan bilincinin bedenden ayrıştırılıp bir bilgisayara aktarılabileceğini kabul eder. Böylece insanlar modern tıbbın güçlü kılmaktan aciz kaldığı insan bedeni yerine daha güçlü teknolojik bedenlere sahip olabilirler. Eğer bilincin makineden makineye taşınması mümkünse ölüm artık kaçınılmaz olmaktan çıkmıştır. Ancak, cennetin taşlarıyla cehennemin yolu döşeniyorsa bizi gelecekte nasıl bir cehennem bekliyor?