İncecik bir kitap olmasına rağmen dolu dolu bilgiler içermekte.
Abbasiler döneminde (900'lü yıllar) müslüman olmuş olan İdil Bulgarlarına giden elçilerin arasında bulunan İbn-i Fadlan yol boyunca rast geldiği milletlerle ilgili ilk kaynaktan yazıya geçirilen tanıklıklarını aktarır bize.
O dönemde hâlâ müslüman olmamış göçebe Oğuz Türklerini eleştirel bir şekilde işler. Mesela hayvanları kesmeyip kafalarına vura vura öldürmeleri, misafir olduğu evin hanımının onların yanında cinsel organını açıp kaşıması, temizlik nedir bilmeyip yıkama adetlerinin olmadıklarından bahseder.
Ruslardan görmüş olduğu en mükemmel vücuda sahip insanlardan olduğunu belirttikten sonra hiç ayık gezmediklerini ve sürekli içki içtiklerinden bahseder. (Demek yüzyıllar geçse de bazı şeyler değişmiyormuş.)
Bizim Viking filmlerinde izlediğimiz ölü yakma töreni ve beraberinde cariyelerinin öldürülme sahnesini ilk kaleme alan kişidir ve bu eserde ayrıntılı bir şekilde aktarır İbn-i Fadlan. Ancak bunları Ruslar bahsinde aktarır ki Vikinglerin Rusların atası olduğu da bilinmektedir. Yine 13. Savaşçı filminde geçen bir sahne de bu eserden alınmıştır. Sahne şöyledir: Bir kabın içindeki suyla yine kabın içinde yüzünü yıkayıp içine sümkürüp kabı yandakine aktarır. O da aynı suyla benzer şeyler yapıp kabı yanan aktarır. Ta ki halkanın son kişisine kadar herkes aynı kaptaki suyu kullanarak sözde temizlenirler.
Peçenekler, Başkurtlar ve Hazarlardan da ayrı bölümlerde bahseder.
Genel itibariyle tarihi tanıklık yönüyle 1. ağızdan aktarılan bu değerli bilgileri ben çok beğendim. İlgilisine kesinlikle tavsiye ederim.