Maksim Gorki’nin hayatını yazdığı “Çocukluğum” ile başlayan Romanın adı “Çocukluğum” olmasına rağmen, daha ziyade ‘yaşanamamış bir çocukluğu’ anlatılıyor. Duyguların hep iki zıt uçlarını birlikte yaşayan çocuk, sevgiyle birlikte nefreti, iyiyle kötüyü, merhametle birlikte şiddeti yaşayarak deneyim sağlaması belki de iyi analiz yapabilmesinin nedenlerindendir.