Henry David Thoreau'yu çok severim. Sevgi Soysal'ı da. Thomas Bernhard'ı da epey severim, yalan yok. Ama yürümeyi daha çok severim. Bir yere gitmek için değil, sadece yürümek için.
Brezilya'da bilmediği sokaklarda amaçsızca yürüyen yazar düşünmeye başlar yol boyu. Parka vardığında da yürümeye devam eder.
Çünkü yürümek, düşünmekle doğrudan bağlantılıdır.
Yazar yürüdükçe ve düşündükçe içindeki iki farklı dünyanın farkına varır.
Yürümek düşünmektir.