Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

sıfır - iki
“Yüzündeki çukura binlerce kelime yazılır belki, kırışıklıklarının içine saklananlar gibi. O güzelim çekik gözlerine de biraz kaz ayağı gelip oturmuştur artık değil mi sen de bizdensin sonuçta -doğmak zorunda olan, mecburen yaşayan ve yine ölmek zorunda olan-. Bir öpücüğün kırk yıl hatırı mı olurmuş deme, olurmuş… Hayatında hiç bu kadar masum bir şey görmemiş’e, olurmuş. Sevginin masumiyeti vardı bir zamanlar. Dokunmaktan ya incitirsem diye korktuğun ya da çektikçe tükenen bir oksijen tüpü gibi yarına da saklamalıyım diye çekine çekine aldığın kısık nefesine karışan kokusu, baktıkça anlamını çözdüm diye düşünüp onu yitirmesin diye utana sıkıla bakışlarını onun üzerinde gezdirdiğin bir tabloymuş gibiydi bir zaman sevmek. Sevildiğinden emin olmadığın bir zamana ait değil artık bu düşünceler doğru ama yine de ondan hiçbir zaman emin olamazsın dememiş miydi Fuzuli? Emin olabileceğin tek şey sevmekse ve sevmek tüm bu güzelliği beraberinde getirecekse ne diye sevmekten vazgeçmeliyiz? Aksine esmeli bir yerlerden güzellik rüzgarı hem öyle şiddetli esmeli ki etrafta bir parça karalık bırakmamalı, değil mi ki kalplerimizi o her şeyi yutan renge köle ettik. Biraz bira ve yiyecek iki lokma için çok şeyden vazgeçtik. Şimdi isyanın tam zamanı değilse bilmiyorum ne zaman? Biliyorsan sen söyle?” ~ ben’den ~ 06.08.2023 ~ 02:39 ~
·
80 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.