Fantastik öge bulundurmayan fantastik kitap??
Şunu söylemeliyim ki kitabın yazarı en sevdiğim bookstagramlardan biridir.Bu yüzden kimseye bir nefret olarak anlaşılmasın bu inceleme.Potansiyel spoiler içerir.Ayrıca konudan da bahsetmeyeceğim.
Ana karakterimiz Victoria Sirius İmparatorluğu’nun prensesidir.Bu kızımız bir tür lanetle doğuyor.İşte ailesi de bunu bir zindana kapatıp onu “iyileştirmeye” çalışıyor falan.Kitabın konusunu çok sevdim açıkçası.Gayet yaratıcı ve üzerinden her türlü konu işlenebilir.Ama belli başlı sıkıntılar var;
1.Ortada Bir Fantastik Evren Yok
Karakterlerin farklı elementlere sahip olmasını sevdim açıkçası.Ama bundan neredeyse hiç bahsedilmiyor.
Hani hangi karakter hangi elementi kullanıyor bundan taş çatlasın bir kere bahsedilmiştir kitapta.Onun dışında elementler dışında HİÇBİR fantastik öge yok.Hani hiçbir şey yok ya ne bileyim sihirli ormanlardır kadim topluluklardır büyülü canlılardır…
Genel şeyler bunlar fantastik türünde bir kitap için.Ne yazık ki bu kitap fantastik evren konusunda öyle eksik kalmış ki fantastik kitap okuduğunuzu unutuyorsunuz.
2.Karakterlerin Derinliği
Ciddi söylüyorum ben hayatımda bu kadar sığ ve basmakalıp bir karakter kadrosu görmedim.Ana karakterinden tut en arka yan karakterine kadar hepsi aynı derinliğe sahip.Kitap boyunca neredeyse tek bahsedilen karakter Victoria.Ana karakter tabii ki diyebilirsiniz ama yaklaşık 200/250 sayfa boyunca aynı karakterin duygularını okuyunca bayıyor inanın bana.Tüm karakterlerin hikayesi aynı;bir acı bir hüzün aman aman ben çocukken şöyle acı çektim böyle acı çektim.Hepsinde hikaye akışı aynı.Ya kardeşim ben hayatımda bu kadar zır zır ağlayan bir topluluk da görmedim.Yolda selam versem gözlerinden bir damla yaş akardı herhalde.Çok bayıyor insanı çok..Karakterler arasındaki dinamik de çok basit mesela.Herkes “Aman Victoriamız üzülmesin,aman kalbi kırılmasın.” havasında.Hele bir karakterimiz Victoria’dan öyle nefret ediyor ki onu omzundan okla vuruyor.Ertesi gün ne oluyor dersiniz?Omzunda ağlayıp dert yanıyor.William ve Victoria ikilisinden bahsetmeyeceğim bile.Hani aralarındaki ilişki öyle bir başlıyor ki(gelişiyor bile demiyorum o derece)acaba yanlışlıkla bölüm mü atladım diyorsunuz.
3.Ana Karakter
Normalde karakterlerden bahsettik ama Victoria kardeşimiz ayrı bir başlığı hak ediyor.Mafyaya düşen Watty kızlarımıza şükür ettiren bir karakter kendisi.
Şöyle düşünün;babanız haddi hesabı olmayan onlarca belkide yüzlerce çocuğu acımasızca katlediyor.Önünüzde yeteri kadar kanıt var.Peki siz ne yapardınız?
Muhtemelen onu savunmazdınız değil mi?Ama Victoria buna rağmen kemalim yapmaz triplerine girip babasını ve imparatorluğu savunuyor.Tamam hadi bunu da geçelim.
Birlikteyken kendini yırtıyor karakterimiz aman aman ben lanetimi/gücümü kullanmam diye.Sonra ne oluyor?Bir gecede “ben bu gücü bir kullanayım ya”diyip gücünü kullanmaya karar veriyor.
4.Yazım Dili
Kitabın yazım dili o kadar basit,o kadar dümdüz ki.İlkokul çocuğu okusa anlardı.Hiçbir metafor,benzetme,betimleme vs. doğru düzgün kullanılmamış.Örnek vereyim mesela;karakter aynaya bakıp kendisini betimlerken”kahverengi gözlerim,kahverengi saçlarım,beyaz tenim var.”şeklinde açıklıyor kendini.Hani çok ama çok düz ve basit olmuş.Ayrıca bazı kelimeler ve cümleler o kadar çok tekrar ediyor ki kendinizi tekrar tekrar aynı yeri okuyor gibi hissediyorsunuz.
5.Kitabın Gidişatı
Kitap kötü başlamıyor aslında.Direkt uzatmadan konuya giriş yapıyor ve çok saçmalamıyor.Ama ilk 30 sayfayı geçtiğinizde bir anda yazar size olayları füzeyle atmaya başlıyor.Evet kitap insanı içine çekmeye çalışıyor ama bir ara olaylar o kadar çok birbirine girdi ki afalladım.Biraz daha okuduktan sonra farkediyorsunuz ki aynı olaylar tekrar etmeye başlıyor.Victoria biriyle tartışıyor,koşarak kaçıyor,birini yakıyor,ağlıyor,bir dostu yardıma yetişiyor,herkes güllük gülistan takılmaya devam.Yaklaşık 200 sayfa boyunca aynı olay örgüsünü okuyorsunuz.Kitabın sonu ise güzeldi açıkçası.İlk kitap bu kadar kötü olmasına rağmen insanın içinde ikinci kitabı alma isteği uyandırıyor.
Toparlamak gerekirse kitabı hiç ama hiç beğenmedim.Ayrıca çok büyük hayal kırıklığına uğradım.Hani berbat bir kitap diyemem ama gerçekten kötü.Kitap fiyatlarının bu denli uçtuğu dönemde benim önerim internet üzerinden okumanız(eğer çok merak ediyorsanız).
Tekrardan söylüyorum yazarla bir derdim yok.Eleştiri çok sert gelmiş olabilir ama gerçekten böyle hissettiriyor.Devam kitaplarını almayı çok düşünmüyorum açıkçası.Umuyorum ki Sena ilerde çok daha iyi işler çıkarır.
Yıldızların Laneti 
Sena Nur Işık
·
90 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.