Acıyı yazmak başka, okura yaşatmaksa bambaşka bir meziyet. Nazi dönemi üzerine okumak kimi zaman boğabiliyor insanı çünkü yazarın duygularını yönetmekte zorlandığını görebiliyorsunuz. Bu yüzden içine ayna tutup yansıtmış hissini alırsınız okur olarak. Bu da yorucudur.
Fakat bu kitabın yazarı acıyı almış, masaya koymuş, oturmuş ve mesafeyi açarak bir masal yazmış. Harika yazmış ve iyi ki de yazmış.
Acıya mesafe koymadan onu anlamak çok zor. Bu yazar bana bunu başardığını hissettirdi.