Yakın geleceğin İngilteresi. İklim değişikliği tüm dünyada etkisini göstermiş, yağmurlar tükenmiş, her yerde su savaşları yaşanmaktadır. Tüm savaşların ana sebebi su olmuştur. İnsanlar içme suyu bile bulamaz. Tüm işler dronlar ve robotlar tarafından yapılmakta. Her an herkes izlenmekte. Okullarda eğitim çocukların kollarına bağladıkları tabletler aracılığıyla verilmekte. Otobüs ücretleri, patates gibi sebzeler inanılmaz pahalıdır. İnsanlar perişan, kirli ve sefalet içinde yaşamakta. Zaten böyle bir geleceğe hepimiz koşar adımlarla gidiyoruz. Kitapta tasvir edilen dünya çok uzak değil. Böyle distopik bir dünyada iki çocuk ve onların sıra dışı arkadaşlarının hikâyesi. Kitabın öncelikle bir çocuk kitabı olduğunu belirteyim. Bundan dolayı edebi anlamda bir zevk arayan okurları fazlasıyla hayal kırıklığına uğratacak bir kitap.
Biraz macera, biraz gizem içerikli bir kitap var elimizde. Ortaokul çağındaki çocukların ilgiyle okuyabileceği bu kitap bana göre yetişkinler için pek fazla bir şey vaat etmiyor. Tamamıyla olay bazlı bu kitapta yukarıda bahsettiğim üç arkadaş dünyanın içinde bulunduğu soruna bir çözüm bulma arayışında. Distopya türünde bir kitap olması çocukların ilgisini çekebilir.
Kitabımızın ana karakteri Auden Dare’nin sıra dışı bir göz rahatsızlığı vardır. Dünyayı sadece siyah ve beyaz görmektedir. Dayısının gizemli ölümünden sonra kendilerine miras kalan eve taşınınca hayatı tümüyle değişir. Okulda edindiği arkadaşı ile birlikte çeşitli maceralara atılırlar. Bir yandan bilim adamı dayısının gizemli ölümünü araştırırken diğer yandan dünyadaki iklim krizine çözüm olabilecek bir makinenin izlerini sürerler. Kitapta öncelikle olaylar ön planda olduğu için spoiler vermemek adına konuyla ilgili anlatacaklarımı bu kadarla sınırlı tutuyorum. Ama yetişkinler için bence zaman kaybı bir kitap. Yazacak çok bir şey de yok…
