Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Minicik bir "latifecik"
Uzun zamandır aralıksız bir şekilde, araya başka hiçbir kitap koymadan Yeşilin Kızı Anne serisini okuyorum. Bana çok iyi gelen, içimde daha iyi bir insan olma arzusunu coşkulu bir biçimde filizlendiren bir seri. Bu kitaplar vesilesiyle bakış açımda köklü değişikler olduğunu hissedebiliyorum. Yavaş yavaş by serinin de sonuna geliyorum ama ne yazık ki! 5. kitaba geldim bile! Anne serinin başında 11 yaşında bir kız çocuğuydu, hayata yalnızca hayallerinin penceresinden bakıyordu ve gerçeklere pek de kulak asmıyordu. Şimdi ise 25 yaşında genç bir kadın ve kendi yuvasını kurabilecek bir olgunluğa sahip. Şöyle geriye dönüp baktığımda içim ister istemez bir güzel çiz ediyor. Bugün 4. kitabı bitirdikten sonra 5. kitabı elime alıp uzun uzun düşündüm. Anne'i böyle gelinlikle görünce kulaklardan asla silinmeyeceğini düşündüğüm şu şarkı -sanırım şarkı- kafamın içinde çaldı durdu: "Gelin olmuş lan düğünü de bu gece. Kefenimi hazır et gidiyorum ecele. Anne, yardım et benliğime! Onun yüzünden ağlıyom anne." 😂😂 Mizah anlayışımı çok önemsiyorum ve seviyorum. O olmasaydı sanırım hayat müthiş derecede çekilmez olurdu çünkü böyle ne zaman hüzünlenecek gibi olsam hemen komik bir şey düşünürken buluyorum kendimi 😄 Her zaman kahkaha ve şakalardan uzak bir insan olmak istemişimdir. Neden bilmem ama öyle insanlar bana hep şiirsel gelmiştir. Bense kendi halinde sürekli gülen kapı gıcırtısı dahi şakalar yapabilen biriyim. Sanırım böyle bir şey hiçbir zaman olmayacak ama neyse ki artık bu huyumu kabullendim ve hiç de öyle olmak istemiyorum.
Rüzgârın Kızı Emily
Rüzgârın Kızı Emily
kitabında dediği gibi "Sıradan bir kız olsam bile kendimden başka hiç kimse olmak istemezdim."
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.