Gönderi

Biri gelip de bize aşktan yana sızlanırsa, ona ne yanıt verelim? Biz kendimiz aşk yüzünden uçurumu boylamışsak, ne yapabiliriz ki? Yanıt versin diye aracı görevlendirsek de, bu aracı, gerçekte, tutkulu bir yüreğin tüm sızlanmalarını anlatmasını asla bilmeyecektir. Sevgilinin kaçışına sabredip sessizce katlansak da; ıstırap bizi hemen, ölümün iki parmağına takacaktır. Ey ıstırap! Bizim için artık sadece pişmanlıklar, matem ve yanaklara sel gibi boşalan göz yaşları kalıyor. Ve sen, görünmeyen sevgili! Gözlerimin ufkundan uzaklaştın ve seni yüreğime bağlayan tüm bağları kopardın! Söyle! Hiç değilse, geçmişteki aşkımızdan bir iz kaldı mı senden? Zamanın geçmesine karşın silinmeyecek küçük bir iz! Yoksa, gözden ırak olunca, tüm gücünü eriten nedeni unuttun mu? Beni ruh cılızlığına, bu düşkünlüğe iten sen değil misin? Benim payıma düşen böyle sürgünlükse, birgün Tanrı'ya, Efendimize, tüm çektiklerimin hesabını sormaz mıyım?
Sayfa 118Kitabı okudu
··
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.