Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

a) Cahiliye insanı, ilah olarak nitelediklerinden sorunlarının çözümünü ve gereksinimlerinin karşılanmasını diliyor, başka bir deyimle onlara niyazda bulunuyordu. b) Onların ilahları sadece cin, melek ya da tanrılardan oluşmuyordu. Bunlar arasında ölüp-gitmiş insanlar da vardı. Nitekim bu, "Diri değil ölüdürler" ve "Ne zaman yeniden diriltileceklerini bilmezler" ibarelerinden açıkça anlaşılmaktadır. c) Onlar ilahlarının, kendi dualarını işittiğini ve onlara yardım etmeye kadir olduğunu zannediyordular.
·
36 görüntüleme
Umeyr okurunun profil resmi
Bu noktada, söz konusu niyaz ve yardımı beklenen ilahın keyfiyetinin iyice anlaşılmasını gerekli görüyorum. Eğer ben susayıp da su getirmesi için hizmetçimi veya hastalanıp beni tedavi etmesi için doktoru çağırıyorsam; ne bu çağırma niyaz olarak nitelendirilebilir ve ne de bu, hizmetçi ya da doktoru ilahlaştırmak manasına gelir. Çünkü bütün bu olanlar sebep ve sonuç zinciri içerisinde gerçekleşmektedir, dışında değil. Ancak eğer ben susuzluk hali ya da hastalık durumunda hizmetçi ya da doktoru çağırmak yerine, herhangi bir veli ya da putu yardımıma çağırırsam, bu tabii ki onları ilahlaştırmak ve onlara dua etmek olur. Çünkü benden yüzlerce kilometre uzakta bir kabirde istirahat etmekte olan veliyi yardımıma çağırmam, onun bu haliyle beni duyup işittiğini kabul ettiğim manasına gelir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.