Gönderi

Bir tek değil en çok değil en güzel sevmek...
Geçmişe nazaran sevdiklerimi sakınmıyorum. Bu lezzetiyle herkesi mest eden tatlının tarifi de olabilir, altını çizdiğim cümlelerle dolu kitabı ödünç vermemde olabilir. Bu dünyaya geliş sebebimiz belli. İmtihan. “Müminler sadece 'İman ettik.' demeleri sebebiyle kendi hallerine bırakılıvereceklerini, imtihana tâbi tutulmayacaklarını mı zannettiler? Biz elbette kendilerinden önce yaşamış olanları denedik. Allah elbette şimdiki müminleri de imtihan edip iman iddiasında sadık olanlarla, samimiyetsiz olanları elbette bilecektir.” (Ankebut, 29/2-3) Belki de cihandaki en çetin imtihan sevmek. Kimisi malı mülkü kimisi bir başkasını ve kimisi de en çok kendini -nefsini- severek geçiriyor ömrünü. Önce sevdiklerimizi sonra da sevgilerimizi yarıştırır hale geldik. İnsana verilen bu kabiliyet O’nu sevmek için değil midir ki? Bu yüzden bir tek değil en çok değil en güzel sevmeyi başarmak için tüm gayretim. Sevenler elbette olacaktır fakat ben gibi seven bulunmayacaktır. Alemin içinde insanı, insanın içinde alemi seyrederken ‘Allah için sevmeyi’ öğreniyorum. “Yardan düşmüştüm yaralarım yardan armağandı.” diyen şair ne kadar haberdardı bilmem. Allah'a gönül veren âşıklar için Allah yâr, mâsivâ ağyârdır. Fani sevdiğim ne varsa, hepsinde bâki olan O’nu ve lûtuflarını gördüğüm içindir. Aynadaki kırık aksimi, cihana sığmayan fakat kalbine bir cihanı sığdıran seni de Allah için seviyorum. Sevmek bir imtihan ve ben seni severek muvaffak olmak istiyorum.
·
634 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.