Buna benzer soruların Anayasa'ya ve Anayasa'da zikredilen “ değişmez / değiştirilemez " ideolojik ilkelere karşı da sorulması kaçınılmaz hale gelmiştir . Bugün " halkcılık ilkesi nedir , ne işe yarar ? ” sorusunu sormalıyız . " Milliyetcilik ” ilkesinin ne anla ma geldiğini , kimin elinde neye âlet edildiğini sorgulamalıyız . Türkiye'de artık kimse " devletcilik " gibi " devrimcilik " ilkesinden de söz etmiyor . " Atatürk ilke ve inkılapları " nın kadrolu bekcisi gibi görülen silahlı kuvvetler 12 Eylül müdahalesinden sonra bu ilkeyi ortadan kaldırdı çünkü !
Meşhur " cumhuriyetçilik ” ilkesinin demokratik muhtevasi olmadığını , totaliter bir yönetime cumhuriyet demenin neticeyi değiştirmeyeceğini " İkinci Cumhuriyetçiler " sürekli vurguluyor lar .
Altı okun beşinin durumu bugün kısaca böyle . Bunlar yalnız altı oku sembol seçen CHP'nin ilkeleri değil , Anayasa'nın başlangıcına göre , bütün partilerin , bütün Türkiye'nin resmî ilkeleridir . Ancak gerçek ortada : Türkiye artık bu ilkelerle yönetilmiyor . Peki neden yönetilmiyor ? Çok açık : Yönetilemiyeceği için yönetilmiyor !