Gönderi
Kitap Tahlili / Batı Barbarlığı 2
Merhaba kitap dostlarım,
Uzun zamandır kitap tahlili yapmak istiyordum. Batı Uygarlığı kitabı Batının gerçek yüzünü görmek isteyenler için yazılmış çok kapsamlı bir kitap.
Ünlü düşünürlerin değerli fikirleri esas alınarak yazılmış olan bu değerli kitapta aslında Uygar Batıyı değil, barbar , doyumsuz ve tatminsiz Batıyı göreceksiniz. Kitap toplamda 3 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümünde yazarımız tarafından Niccolo Machiavelli’nin çarpıtılan bir filozof ve sosyolog olduğuna dair fikirler sentezi yapılmıştır.
Daha sonra Machiavelli’nin, Batı Uygarlığına yönelik tezleri ele alınmış,
Batı Uygarlığı’nın yozlaşmış, komplolar üzerine inşa edilmiş, kötü insanların Uygarlığı olan vahşi, korkuya ve hınca yaslanan, sürü İnsanı üreten, insanların hırs ve arzularını çoğaltan maddiyatı temel alan bir uygarlık olduğu dile getirilmiştir. Bu bölümde çoğunlukla Machiavelli’nin değerli fikirlerine yer verilmiştir.
İkinci bölümde; yazarımızın Arthur Schopenhauer’un aykırı bir filozof olduğuna dair kanıları yer almaktadır. Yine Bu bölümde Schopenhauer’un fikirlerine dayanarak Batı Uygarlığının ilerleme yanılgısına dayanan ve cehennem niteliğinde olan bir uygarlık olduğu belirtilmiş, hayatın bir trajediden ibaret olduğu anlatılmış, Batı insanının vahşi bir canlı olduğuna ve doyurulamaz isteklere sahip bir varlık olduğuna vurgu yapılmış, Batı Uygarlığının sürü İnsanı üreten, parayı merkeze alan, maske takan insanı inşa eden ve bencil insanı odağına yerleştiren bir uygarlık olduğuna değinilmiştir. Bütün bunları Schopenhauer’un fikirlerine dayanarak yazmıştır sevgili yazarımız.
Üçüncü bölümde ise; en sevdiğim filozof olan Friedrich Engels’in çok değerli fikirlerine yer verilmiştir. Engels ve Marx’ı anlatan bir kitabım da var ayrıca. Bu iki kafadar çok mükemmel insanlardır diye düşünüyorum. Paraya asla önem vermezler, her zaman proletarya diktatörlüğünden yanadırlar ve insanlığı kurtaracak tek ideolojinin Komünizm olduğunu savunurlar. Bunun hakkında birçok makale ve kitap yazdılar. Bence en önemlisi Das Capital diye düşünüyorum. Orada kapitalizmin nasıl bir çığ gibi büyüdüğüne ve buna karşılık Komünizmin yüceltilmesi gerekliliğine vurgu yapmıştır değerli insan Marx. Engels de zaten Marx’ın tabiri caizse “İkinci Kemanı” olarak anılmaktadır.
İkinci Keman lakabını ne sebepten aldığına bir bakalım istedim kitap dostlarım. Araştırmalarım neticesinde Marx ve Engels’in değerli fikirlerinin dünyada eşi benzeri olmayan bir senfoni orkestrasına benzetildiğini öğrendim. Bu orkestranın şefi ve birinci Kemanı olarak Karl Marx gösterilmiştir. Orkestranın ikinci Kemanı olmayı gönüllü olarak kabul eden Engels’in ise ne kadar alçakgönüllü ve mütevazi bir kişilik olduğunu anlatır Eleanor Marx ve diğer aydınlar.
Orkestrayı yöneten aslında Engels’tir ama öyle alçakgönüllüdür ki kendisini ikinci keman olarak gösterir dünyaya.
Aslında ikinci Kemandan da çok öte bir kişiliktir
Ve Bugünkü Bilimsel Sosyalizmin en önemli kurucusu ve ögretmenidir.
Ve aslında Marksizm’in Bilgesi olarak anılmaktadır. Engels’e dair yazılacak çok şey vardır esasında ama şuan sadece kitap tahlili yaptığım için bu kadarlık kafi diye düşünüyorum.
Engels’in Batı Uygarlığını nasıl gördüğüne gelecek olursak
Engels, Batı Uygarlığını;
barbar bir toplum üreten, sınıf savaşımı alanının baskın olduğu, proletaryanın sefaleti üzerine inşa edilmiş bir uygarlık olduğu, köleliğe ve sömürgeciliğe dayanan bir uygarlık olduğu, parayı dünyanın tanrısı yapan, insanı bencilleştiren ve yabancılaştıran ve kendi sonunu kendi elleriyle hazırlayan bir uygarlık olduğu üzerinde dikkatle durmuş ve bu tezleri şiddetle savunmuştur. Aslına bakarsak birbirinden değerli bu üç filozofun da hep aynı fikirleri savunduklarını görürüz. Engels ek olarak komünizmi savunduğu ve bilimsel sosyalizmin öğretmeni olduğu için diğerlerinden ayrılmakta ve daha değerli, üst bir konumda yer almaktadır benim gözümde.
Sonuç olarak Batı Uygarlığı insanlarımız tarafından her ne kadar övülüp yüceltilse de aslolan bunlardır.
Gelin görün ki maalesef hepsi de gerçektir.
Okuyanlar, kitapta yazılanların Batı insanını yerden yere vurduğunu düşünebilir fakat ne yazık ki böyledir.
Elbette bu yazılanlardan çok uzak, çok iyi insanları da vardır Batı’nın ama onlar da bu uygarlıkta çok nadir bulunan ve de paha biçilemez bir konumda yer alan değerli insanlardır. Örneğin bu filozoflar da aslında Batı insanıdırlar fakat çok değerlidirler ve Batının çirkefliklerinden beridirler. Düşünce adamlarıdırlar. Fikir işçisidirler. Batıda doğup büyüyen ama Batının asla yozlaştıramadığı çok mükemmel, insanüstü şahıslardır.
Son söz olarak Benim de Fikirlerime göre Batı; barbar ve doymak bilmeyen bir Uygarlık olup,
Ahlaksızlığı ve Fuhşiyatı elden ele, dilden dile yaygınlaştırmaya çalışarak aynı zamanda insanlığı uçsuz bucaksız bir uçuruma doğru sürüklemektedir.
Ne diyorduk hem :)
BATI’YA ÖZENEN
BATIL OLUR…
Vesselam…
·
1 plus 1
·16 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.