Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

502 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Binbir Çeşit Kelebek
Kitapta kendini bulamayacak kimse yoktur. Mesleğe başlamak üzere bekleyen bir öğretmen adayı, yeni başlamış tecrübesiz bir öğretmen, yıllarını vermiş öğretmenler, emekli öğretmenler... Dahası var; veliler, öğrenciler, yöneticiler. Anadolu'nun her köşesinden çoğunluğu köy öğretmenlerinin oluşturduğu öğretmenlerin velilerle, öğrencilerle, ailesiyle, öğretmen olmak için geçtiği yollarda, öğretmenlik hayatındaki yaşantılarıyla dolu anılardan oluşan bir kitap. Bazen kendimizi doğunun iklim şartlarının yaşamaya bile elverişli olmadığı bir köyünde öğretmenlik yaparken buluyoruz. Bazen batıda işlek bir şehir merkezinde güzel anıların içinde. Bazen bir öğretmenin öğrencisinin acılı hayatını onunla beraber yaşayışına tanık oluyoruz bazen öğrencisi kollarında vefat eden bir öğretmen oluyoruz. Öğretmenini bir anne, baba, ağabey, abla bazen de arkadaş olarak gören öğrencilerin kalbinden onlara yazılan mektupta aslında bir öğretmenin öğrenci için ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Okulu hiç sevmeyen her sabah zorla kalkıp gelen geldiğinde vücudu orda olan ama kendisi hiç olamayan bir çocuğun/gencin hayata, okula nasıl bağlandığını bir öğretmenin bunda ne kadar etkili olduğunu görüyoruz. Sık sık kendi öğretmenlerim geldi aklıma; bana bir baba olan ve onu görmek için bile her sabah heyecanla okula gittiğim, onu örnek alıp öğretmen olmaya karar verdiğim sınıf öğretmenim bir yanda, diğer yanda bana şimdiki branşım olan matematikten soğutan, lise yıllarında matematik derslerini çekilmez hale getiren lise matematik öğretmenim. İşte bir öğretmen bir çocuğun hayatında bu kadar etkili. Bu yüzden herkes öğretmen olamaz işte. Herkes öğretici olabilir; okula gelir sahip olduğu bilgileri robot gibi aktarır ve gider. Ya o çocuklara hayatı öğretmek, onları hayata hazırlamak, onları gerçek dünyaya en doğru şekilde adapte etmek, onlara bir meslek sahibi, bir iş sahibi. para veya mülk sahibi olmaktan daha değerli şeyler olduğunu öğretebilmek, insan olmayı öğretebilmek işte bu herkesin yapabileceği bir şey değil. Tam da bunu yaptığımızda gerçekten öğretmen olmuş oluyoruz. Kitapta çok kez bunun farkına varmamıza sebep olacak anılar var. Tabi içerikteki her şey bu mesleğin sadece güzel veya tatlı zor yanlarından bahsetmiyor. Öyle anılar var ki çoğumuzun karşılaştığında vazgeçeceği engelleri yılmadan çileler çekerek zorluklara zorluklardan daha büyük meydan okuyarak aşan nice öğretmenlerimiz. Onların bu mesleğe olan aşkını ve öğrencilerine ulaşmak için sarf ettiği çabayı görünce bulunduğumuz noktanın daha bir değerini anlıyorum. Bir zamanlar sadece okumak için bile sahip olduğu bir değer olan başörtüsü için dahi mücadeleler veren nice öğretmenimiz işte tam da öğrencileri, çocukları kirli bir gelecekte yaşamasın, her şeyden önce insan olabilsin insana değer versin diye mücadelelerinden hiç vazgeçmemiş. Sonuç olarak özellikle yeni öğretmenlerin veya öğretmen adaylarının hatta öğretmen olmak isteyen gençlerin de okuması gereken tecrübelerle dolu bir anılar kitabı.
Kelebeğin Rüyası
Kelebeğin RüyasıKolektif · Eğitim-Bir-Sen Yayınları · 20201,273 okunma
·
162 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.