Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

222 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Sabahattin Ali'nin kaleme aldığı ilk romanı Kuyucaklı Yusuftur. Benim ilk okuduğum romanı Kürk Mantolu Madonna idi, sonra İçimizdeki Şeytan ve en yeni Kuyucaklı Yusufu nu okudum. En başta belirtmek istediğim Sabahattin Ali nin romanlarında genel olarak olaylar Anadolunun bir köşesinde geçiyor ya da başlıyor.Ve ben kitabı bitirdikten sonra Kürk Mantolu Madonnadaki etkiyi yaşadım. Bu roman adını Aydın ın Nazilli ilçesinin küçük bir köyü olan Kuyucak tan alıyor.Yusuf un üzücü başlayan hikayesi, kendi büyüdükçe olaylarla birlikte gelişiyor.Ne yazik ki Yusuf hem annesi hem de babasinin katledilmesinden sonra kimsesiz kaliyor.Yusuf un olaya şahit olması, bir başınalığı olay için köye gelen kaymakam Selahattin Bey i sarsiyor ve Yusufa sahip cikiyor. Selehattin Bey eve Yusuf ile birlikte dönerken olacaklardan bir haber ona iyilik ettiğini düşünüyor. Fakat en başta Şahinde hanım Yusufun oraya ait olmadığıni hissettiriyor. Aslında roman Yusufun yasadigi yillar boyunca kendini ne bir mekana ne bir işe ne de tam olarak bir insana ait hissetmemesini, hep yabancı gözlerle çevreyi izlemesini anlatıyor.Ne ilk gittiği eve ne de Edremite, oradaki arkaslarina, insan ilişkilerine uyum sağlayamiyor. Konuşulanlari, davranişlari anlamsiz buluyor.Sadece bir tek kişi ile zaman geçiriken hesapsız gerçek duygular yaşadığını o da biliyor. Bu kişi Selehattin Beyin kizi Muazzez oluyor. Muazzez daha bebekken Yusuf onlarin evine giriyor, babasina baba annesine anne diyor.Birlikte büyüyen bu iki kişi sonunda birçok olaya karşı evleniyor. Ama evlenmeden önce birakmadigi gibi evlendikten sonra da kötü olaylar peşlerini birakmiyor. Selahattin Beyin rahatsızlanıp ölümü, ardında ne yapacaklarını bilmeyen insanlar birakiyor. En deger verdigi insanlardan biri olan Selahattin Beyin ölümü Yusufu ve Muazzezi derinden üzerken aynı zamanda aralarında geçim sıkıntısı iletisimsizlik gibi sorunlar yasaniyor. Yusuf görev gereği haftalar aylar boyunca eve ugrayamiyor. Geldiğinde hep yorgun oluyor. Muazzez ile daha az konuşup onu daha az anliyor. Muazzezde en basindan beri bu evlilige karsi olan annesinin akli ile gezmelere ve eglencelere katiliyor.Sonunda haklarinda hic hos olmayan soylemlere kadar gidiyor olaylar. Muazzez Yusufa o gün anlatmak istesede anlatamiyor hicbir seyi ve Yusufu ise uğurluyor. Yusuf icindeki şüpheler ile hastaliktan basini anca kaldirabiliyor ve en sonunda kendini evde buluyor.Evde gördüğü şeyler hem tahmin ettiği hem de aklına bile getirmek istemeyeceği şekilde olunca. Şakirden gelen ilk kursunla kendide ates ediyor. Etraftaki ışıklar kapaniyor, sesler kesiliyor.Muazzez diye cağıran sese Yusuf diye seslenebiliyor birisi sadece. Yusuf gelen sese gittiğinde Muazzezi goruyor ama yarali olduğunu anlayamiyor. Onu kucaklayip asagiya indiriyor ve atı ile birlikte bir an once orayi terk ediyorlar. Uzun bir mesafe gittikten sonra Muazzez Yusufa yaralı olduğunu söylüyor. Karanlıkta bir yerde durakliyorlar ve sabahin olmasini bekliyorlar. Sabah olduğunda Muazzeze seslenen ve uyanmasini bekleyen Yusuf onu kaskati kesilmis bembeyaz sekilde buluyor. Ne kadar üzülse de Muazzezi karla kapli topraga gömdukten sonra basi dik yoluna devam ediyor.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021175,1bin okunma
·
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.