Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

170 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Funda Özsoy Erdoğan'ın ülkemiz edebiyatı için önemli bir isim olduğunu bilmeyen çok okur olduğuna eminim. Ancak hakikaten de yazar edebiyatımız için değerli, kıymetli bir yazar. Hiç bir kitabını okumayanlar için "Tahakküm", "Öğrenilmiş Çaresizlik", "Sana Yazdığım Bir Mektup Olsam" adlı kitapları bu yeni okurları sessiz sedasız bekliyor bir yerlerde. Şimdi "Bugün Güzel Şeyler Olacak" adlı yeni romanı da bu sessizce bekleyen kitaplar grubuna dahil edebiliriz. Yazarın roman ve hikâyelerinde karşımıza çıkan en önemli meselelerin başında galiba ilişkiler geliyor; özellikle aile ilişkileri; birbirine sorun yaratan, problemli ilişki ağları; silinip gidemeyen ve tekrar tekrar hatırlanan geçmiş; hatırlamadan edemeyen zihnimiz ve iyileşmeye duyulan ihtiyaç, birbirini anlamaya, rahat ve serbest bırakmaya, unutup affetmeye ve böylece kendini ve karşısındakini onarmaya duyulan ihtiyaç. Yazarın son kitabı bir anne ve üç kızı, ölmüş bir baba karakteri üzerinden hem zehirli ilişkilere, bir türlü unutulamayan geçmişe, geçmişte alınan kararlara, kendini var edebilmeye ya da bunu başaramadan bu zehirle yaşamaya mahkûm kalmış olmaya dair bir çok şey anlatıyor; bir çok şey dememin sebebi şu: yazar hem bu karakterlerin iç dünyalarını susmayan zihinleri üzerinden bir çok yerde birbirine yapışık, iç içe geçmiş şekillerde anlatırken bir yandan da edebiyat, yazar olmak, poz yaparak yaşamak, kişisel ilişkilerde ve hatta edebiyat dünyasında tahakküm ilişkilerini üretip bunları büyütmek anlamında da bir çok şey anlatıyor; bunların yanına Allah'a yeni yönelmiş bir karakter aracılığıyla da bu tahakküm ilişkilerini bir kenara koyabilmenin en azından o karakter açısından geçerli ve güzel yollarını da göstermiş oluyor. Başka edebiyat eserlerine yapılan açık veya kapalı göndermeler (yazarın kendisi ve deneme kitabına yapılan dahil bir çok işaret, ima veya aleni dile getirilişi), Kur'an'dan doğrudan ayet paylaşımları ile edebi ve edeb'i olana yapılan bu temaslar, evet, güzel, etkileyici. Nihayetinde bu kitap, yine bir veya birden fazla tahakküm biçimi ile şekillenmiş bir çok yanlış, arızalı, hatalı düşünme ve yaşayış biçimlerini anlatıyor ve bir çıkış yolu bulabilmenin de sancısını taşıyor. Anlamaya çalışan, anlamayan veya anlamaması işine gelen bu zihinlerin kitabın sonlarında ulaştığı yerler, yazarın diğer eserlerinde de görebileceğimiz iyimserliklerle dolu ve evet, öyle de olmalı, hakikat bu çünkü. Bu dinmek bilmeyen varoluş ağrıları, sancıları; geçmişimizden şu ânımıza dek üzerimize devasa bir yük olup binen her şey bir kenara sevgiyle, anlayışla konulmayı hak ediyor. Bir duâ da biz ederek, kabullenip geriye kalan ömrümüz için iyimser, ümitvar olabilmeliyiz. Zamanımız tükeniyor çünkü, ve bir gün, şu an inanamasak da, öleceğiz. Bugüne dek yaşayan nice diğerleri, ölmediler mi? Kitabın anlatımı ile ilgili de şunu söylemek isterim: Funda Özsoy Erdoğan okumak demek, dilin hiç de sakin sakin, düzenli, rahat bir şekilde akmıyor olacağını bilmek demek elbette; bu kitabında da yazar anlatımını bir kez daha konforlu bir yere kurmuyor, ya da bu yer yazarın kendisi için bir konfor alanıdır, bilinmez. Ancak hangi eseri olursa olsun, okur, kendini zorlanmaya hazırlasın. Dil ancak kitap bittiğinde eski hâlini alabilir yazarın kitaplarında; ondan öncesi konforsuz, huzursuz bir çağlayış diyebiliriz. "Bugün Güzel Şeyler Olacak" kitabını, yazarı ilk kez okuyacak olanlara değil, yazarı tanıyanlara öneriyorum. Yazarı tanımak isteyenler kesinlikle hikâye kitaplarıyla başlamalı. "Tahakküm" ve Bugün Güzel Şeyler Olacak" romanlarını sona saklamalı ki aldığınız lezzet çoğalsın.
Bugün Güzel Şeyler Olacak
Bugün Güzel Şeyler OlacakFunda Özsoy Erdoğan · Ötüken Neşriyat · 20237 okunma
·
174 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.