Gönderi

481 syf.
·
Not rated
·
Read in 12 days
Zülfü Livaneli benim çocukluğumun yazarıdır. Küçükken annemin başucunda hep onun kitaplarını görürdüm, onun eserlerini dinleyerek büyüdüm. Her kitabında bambaşka bir evren açılır hayatımda. Okuduğum her satırda inanamıyorum bunlar gerçek mi, bu insanlar gerçekte yaşıyorlar mı diye sorarım. Yaşanmış olayların içerisine koyduğu hayali karakterlerini hikayeye öyle bir yerleştirir ki; bir noktadan sonra o kitaptaki her karakter benim karşılıklı oturup konuştuğum, ailemden biriymiş abim ablam olmuş gibi gelir. Serenad kitabında bizleri Nazi Almanyası dönemine ve onun yarattığı etkilere götürür. Dönemin Türkiyesine gelen Yahudi profesörlerin yaptığı çalışmaların etkisini hala görmekteyiz. Kitapta ayrıca Mavi Alay, Kırım Türkleri ve Romanya’dan Filistin’e giderken Karadeniz’de batan Struma gemisinin üzerlerinde de duruluyor. Uzaktan bir aşk hikayesi gibi gözükse de içinde tarihin tozlu sayfalarına, bilinmeyen yönlerine şahit oluyoruz. İstanbul Üniversitesi’nde halkla ilişkilerde çalışan, bir çocuklu ve boşanmış bir kadın olan Maya Duran’ın anlatımıyla okuyoruz. Profesör Wagner’a eşlik ettiği bir kaç günlük içinde kurduğu bağ ve sevgili Maya’nın kendi aile köklerindeki hikayelerin de ortaya çıkmasıyla sık sık geçmişe gidiyoruz.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020137.7k okunma
·
28 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.