Bazı kitaplar iyi de olsa kötü de olsa bence ister istemez bir parçamızı ele geçirirler. Klasik bir kitap değil önemli bir ana fikri de yok bence ama beni bir yerden yakaladı.
Bu aralar kendimce yazılar yazıyordum, hevesim de vardı açıkçası çünkü tamamen kendime ait bir dünyada olmak güzel hissettiriyordu.
Yine de kendimden emin değildim. Ve okuduğum kitaplara bakınca kendimi doğal olarak oldukça amatör hissediyordum. İlerleyip ilerlememek arasında kalmışken arkadaşımdan bu kitabı ödünç almıştım. Ve kitabın karakteri tam zamanında bana yetişmiş gibiydi.
Fangirl deyince aklımda, bir ünlü ve onun fanı arasında olan klişe bir hikaye canlanmıştı. Aslında öyle değilmiş. Başrol olan kızın fanı olduğu şey Simon Snow adında bir kitap serisi. Ve bu kitap hakkında hayran kurgusu (fanfic) yazıyor. Cath’in azmini ve yazma isteğini gördüm ve ben de yazmaya devam ettim. Cath bir şekilde bana ilham oldu.
Bu kitabı okuduktan sonra sürekli beni boğan ağır ve ciddi kitaplar okumamayı düşündüm.
Belki sadece dümdüz ilerlemesi de güzeldir. Olay yok aksiyon yok dram yok. Karakterler sadece bir şekilde yaşıyorlar ve sıradan insanlar gibiler.
İyi okumalar ^^
