Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

375 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Ne de zormuş bu coğrafyada çocuk olmak!..
İncelemesini yaparken çoğu zaman duraksadığım, farklı duygulara girip, farklı düşüncelere daldığım, etkisinden bir süre çıkamadığım ve hayatın gerçekleriyle bir kez daha yüzleştiğimi hissettiğim; hüzün dolu, dram dolu, gerçeklerle dolu bir kitap.. Ne de zormuş oysa bu coğrafyada çocuk olmak.. Her çocuğun hakkıdır oysa; güle oynaya koşturup durmak, saatlerce oyun oynayıp güzel zaman geçirmek, düşmek, kalkmak, toprağı özgürce havaya savurmak, canı her istediği şeyin tadına bakmak ve bir şeylerden yoksun kalmamak!.. *** Emir ve Hasan adında iki çocuğun arkadaşlık hikayesiyle başlıyor her şey. Emir, zengin bir iş adamının oğlu; Hasan ise ailenin yanında çalışan hizmetkarın oğludur. Evin temizlik ve yemek işlerinde babasına yardım eden, arkadaşı dediği Emir Han'ın sabahları kahvaltısını hazırlayan, evin bir çok işine koşturan Hasan, Hazara etniğine mensup dışlanmaya ve ötekileştirilmeye mahkum edilmiş masum bir çocuktur. Kabil'in sokaklarında koşturup oyunlar oynayan, uçurtmalar uçuran, aynı evde birlikte zaman geçiren, hatta aynı süt anneyi paylaşan iki arkadaşın öyküsü anlatılır hikayede. Tabi bu iki çocuğun yaşantısı arasında "uçurtmalar" vardır. Biri gökyüzünde özgürce savrulup istediği yere doğru yön alırken; biri ise kaçınılmaz sonu olan, uçurtma avcıları tarafından düşmesi beklenen ve herkesin ele geçirmek için birbirini itip kalktığı bir avdır. *** Emir okula giden, iyi bir eğitim alan, babasının üzerine titrediği ve iyi yerlere gelmesi için uğraş verilen bir çocukken; Hasan ise okula gitmeyen, okuma yazma bilmeyen, Emir'in okuduğu hikayelerle avunup zaman geçiren ve bununla mutlu olmaya çalışan çocuktur. Kitapta bize verilen en temel mesaj bir insana, bir dosta olan koşulsuz şartsız bağlılık ve sadakattir. Nitekim Hasan'ın Emir'i her daim kollaması, onu kötü çocuklara karşı koruması, kendini siper etmesi ve onun için her şeyi göze almasını kitabı okurken çok daha iyi anlayacaksınız. "Senin için bin tane olsa yakalarım" Ama insan işte, çocukta olsa nankörlük fıtratımıza işlenmiş en büyük kodlardan biri bence. Hasan'ın her türlü fedakarlığı, iyiliği görmezden gelinmiş ve günün birinde aralarında yaşanan kötü bir olaydan ötürü Hasan ve babası Ali, Hazaracat'a kuzenlerinin yanına dönmüşlerdir. O sırada Afganistan'da yaşanan Sovyet işgaliyle birlikte babası oğlu Emir'i alıp zorlu yollarla ülkesini terk edip Amerika California'ya yerleşmişlerdir. Tabi bu terk ediş geride bıraktığı mazisini de peşinden sürüklemiştir. *** Amerika'da iyi bir eğitim alıp yazar olmaya karar veren Emir bu yolda çok iyi aşamalar kat etmiş ve zamanla tanınır bir yazar olmuştur. Bir gün babasının dostu olan ve küçükken dostum, arkadaşım dediği Rahim Han'ın telefonuyla hayatı birden bire tamamen değişecektir. Rahim Han'ın "hala iyi bir insan olabilirsin" sözüyle yeni bir yola çıkacak ve kendini Afganistan'da, Kabil'de, Taliban'ın arasında bulacaktır. Tabi geri döndüğünde Afganistan'ı, şehrini, sokaklarını ve de insanlarını bıraktığı gibi bulamayacaktır. İnsanın geçmişinde bıraktığı kötü izleri silebilmek ve vicdanını rahatlatmanın yollarını bulabilmek için neleri göze alacağına, neler yapacağına inanamazsınız...
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,6bin okunma
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.