Kitabı öğlen okumaya basladim, anlamadim. Sinirlendim ama sonra gece okumam gerektiğini anladım ve de öyle yaptım. Gündüz kafa ütüleyen kitap gece kafa açıyor yada duvarlarima "karamsi bir sicaklik cokertiyor." Okurken virgüllerin gereksizliğini hissettim ve sanki yolda eski püskü bi defter bulmuşum da sayfalarını karıştırıyormuşum gibiydi. Bazen de o defter benim defterimin şeklini aldı. Ve bazen kitabi severken bazen neden zorla okuyorum ki diyorum. Ama az önce sevmiştim kitabı şimdi neden zorla okuyorum anlamıyorum. Hiç böyle bi kitap, yada not defteri, okumamıştım. Bana göre başlayıp bitirilecek değilde, kitaplığın bir köşesinde bekleyip ara ara sayfaları karıştırılarak ufak yerler okunacak bir kitap. Birde son olarak kitabın her basımında içerik aynı değil, çıkarılan ve eklenen yerler var. Tüm basımları tek tek inceleyip okumak gerekiyor.