Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Pablo Neruda: üzerine bir inceleme.
Romantik, lirik, sembolist, sürrealist, doğasever, halkçı, komünist… her bir tanım neruda için söylenilebilir. Pablo Neruda henüz ilk zamanlarda dönemin bir edebiyat dergisi olan “selva austral’de” “Pablo Neruda” takma adıyla yazmaya başladı. Pablo: “neruda” ismini çek şair olan “jan neruda’nın anısına seçmiştir. Şöyle diyor: “adımı on dört yaşındayken, daha santiago’ya gitmeden değiştirdim. Babam yüzünden mükemmel bir insandı, gelgelelim genellikle şairlere, özellikle bana karşı idi. Hatta işi kitaplarımı ve not defterimi yakmaya kadar görürdü. Onun görüşüne göre; mühendis, doktor, mimar olmalıydım. Çünkü diyordu; insanların bu gibi kimselere ihtiyacı var.” Oğullarının toplum içinde sivrilmesini görmek isteyen, orta sınıfın köylülükten gelme bütün insanları gibiydi. Neruda’nın yirmili yaşlarında yazdığı şiirlere bakacak olursak, bu şiirlerinde halk şiirlerinden kaynaklı bir duygusallık vardı. Sonraki dönemde yazdığı şiirlerine baktığımızda sırasıyla kötümserlik ve iç sıkıntısı egemendi. Bu karamsar duygulardan çabucak kurtularak yaşama bir amaç ve şiire canlılık kazandırmak isteyen neruda devrimci bir dünya görüşüyle şiirler yazdı. Aşk, insan sevgisi, doğa karşısında duyulan çoşkusallık neruda’nın şiirlerinin ana temasını oluşturdu. Pablo Neruda: şiir görüşünü anlatırken şöyle der; “sanat sanat içindir ilkesini reddederim. Ama mallerme’nin şiirlerinide benimsiyorum. Ne var ki, bizim amerika’nın soğuk kar altında donan ve kızgın güneş altında kavrulan evlerdeki insanlar mallerme’ninkilerden daha başka bir türlü şiir istiyorlar.” Neruda işin şiir: hayatı ele geçirme, gündelik olaylara doğrudan etki edebilmesi adına öylesine güzel metafordur ki bu durum neruda’nın hayatı şairane biçimde üretmesi, şiirin aşk ve devrim ateşiyle bütünleşmesi, gönüllü sürgünlük, aşk ve hayatın esrikliğini gösteren bir anlam kazanmıştır. Neruda: sembolist ve sürrealist akımının ve bu anlayışı benimsemiş şairlerin etkisi altında kalmıştır. Şili ormanlarına dair söyledikleri, doğduğu yerin ve çocukken onu çevreleyen doğanın neruda’nın yaşamındaki izlerini tüm yalınlığıyla ifade eder. Neruda’nın anlatımında masalsı ve insanı kendi içine doğru çelen bir doğa onun dünyasıdır. O dünya: saflığını, şairin yaşamı boyunca yazdığı son dizelere kadar kendini korur. Neruda çok naif ve çok insancıl biriydi. Doğaya ayrı sevgi ve saygı beslerdi. O şili’nin milli şairiydi ve halkın sesiydi. Neruda: melankoliyle besleniyordu. Halen günümüzde bile “neruda” adlı bir cafe’de, şilili bir kadın tarafından şiirleri ispanyolca okunur. Nazım Hikmeti çok severdi. Öyle ki nazım hikmet’in adına barış ödülü bile almıştır. Bir keresinde katıldığı bir kongre’de “biz onun (nazım’ın) yanında şair bile olamayız” diyerek nazım’a olan saygısını dile getirmiştir. Ne tuhaftır bir kaza’da neruda’nın parmağı kırılır. Birkaç ay daktilo kullanamadığından şiirlerini el yazısıyla yazar. El yazısıyla yazdığı şiirlerinin daha duygusal olduğunu farketmiştir. Bu nedenle daktilonun en derine erişmesini ve samimiyetini engellediğine karar vermiş ve el yazısı ile şiirlerini yazmaya devam etmiştir. Neruda’nın şiirlerinin bütünü tensel aşk soneleri, lirik, epik şiirler, siyasi şiirler gibi övgü şiirleri oluşturdu ve bu şiirler ile 1971’de nobel ödülünü aldı. Bir keresinde şöyle demişti: “biz, bizden öncekilerin kitaplarından yardım gördük: bir gongora olmadan ruben dario’nun olamayacağını, bir rimbaud’suz apollinaire’in, bir lamartine’siz baudelaire’in, ve onların hiçbiri olmaksızın neruda’nın olamayacağını biliyoruz.” diyen ve alçakgönüllülükle bunu dile getiren şairdir neruda. Neruda cumhuriyetçi bir kimliği benimsemişti bu nedenle hayatı boyunca faşizm’e karşı mücadele etti. İspanya iç savaşı ve garcia lorca’nın ölümü onu çok etkiledi. Neruda kanserden öldüğü söylendi lakin şöförü’nün beyanına göre neruda uzun yıllar zehirlenmeye çalışılıyordu. Neruda’nın taziyesinin yapılması dönemin cunta yönetimi tarafından yasaklanmıştı ama sokağa çıkma yasağının olmasına rağmen cenazesine binlerce insan katılmıştı. “seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman, çünkü iki yüzüyle çıkar karşına hayat. bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın, ateş de pay alır kendine soğuktan.”
·
2.837 görüntüleme
Onur Bayazıt okurunun profil resmi
"hay un cierto placer en la locura que solo el loco conoce. " (delilikte, sadece delinin bildiği belli bir haz vardır.)
Merve okurunun profil resmi
Postacı filmini izlemediyseniz tavsiye ederim Pablo Neruda’nın yaşamından kesitleri anlatıyor çok güzel 😊
Onur Bayazıt okurunun profil resmi
müsait bir zamanımda muhakkak bakacağım hanımefendi, teşekkür ederim. kitap ve sevgi ile kalın.
1 sonraki yanıtı göster
Furkan Güneş okurunun profil resmi
Neruda en çok sevdiğim şairler arasında. Özellikle sembolist olması benim için çok önemli. Ellerine sağlık yazı için
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.