Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Edip Cansever’in Ben Ruhi Bey Nasılım adını taşıyan uzun şiiri, İstanbul’da sahneye “taşınıyor”muş. Bir şiirin sahneye taşınması nasıl bir şey ola? Hatırladığım kadarıyla o şiirde “Ruhi Bey” hem kendisinin, hem başkalarının (çiçek sergicisi, meyhane garsonu, meyhane patronu, kürk tamircisi Yorgo, Hayrünnisa, bir genelev kadını, otel kâtibi, cenaze kaldırıcısı gibi birçok kişinin) açısından anlatılır. Her ne kadar ortada bir “hikâye” varmış gibi görünürse de, ortada olan bence hikâye edilmiş bir şiirdir. Mesele burada değil. Mesele bir şiirin sahne diliyle söylenip söylenemeyeceğinde. Bir şiir şayet sahneye aktarılıyorsa, aktarılabiliyorsa, “sahnedeki şiir” artık, bizim bildiğimiz özgün şiir olmaktan çıkar, başka bir şey, bir sahne oyunu haline dönüşmüş olur.
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.