Güzelsiniz, ama boşsunuz, dedi güllere. Sizin uğrunuza can verilmez. Gerçi, yoldan geçen sıradan biri benim gülüme bakıp onun da size benzediğini sa- nabilir. Oysa o tek başına, topunuzdan daha önemli- dir, çünkü başkasını değil onu suladım. Çünkü onun üzerine fanusu yerleştirdim. Çünkü onu paravanın ardında korudum. Çünkü onun tırtıllarını öldürdüm (kelebeğe dönüşsünler diye bıraktığım iki üçü hariç). Çünkü onun serzenişlerine ya da böbürlenmelerine maruz kaldım, hatta bazen de suskun kalmasına. Çün- kü o, benim gülüm.