Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Uyandım, eskiden yazdığım bir müsvedde çıktı
Ses tonlarımın manaları! Ruhumun şifrelerini böyle çözüyordu.Mesala aklımda ne vardı?Cümlelerimin değil sesimin içinde o kadar büyük ve kesin manalar buluyordu ki, gözlerimi görmesine ve kaşlarımı çatarsam burnumun üstündeki kıvrımları görmesine lüzum kalmıyordu.Zaten aramızda hep telefon konuşmaları vardı.Konuşmalarımızda genellikle yüz yüze gelme veyahut fiziksel bir karşılaşma olmuyordu.Ve hangi cümlemi hangi ses tonuyla söylediysem taklidimi yaparak, ifadelerimin resmini çizer gibiydi. Öyle hissediyordum.Bu sebeple sesimdeki manayı tarif etmesini maceralı bir süreç gibi hissediyordum. Zira konuşmaya başladığım zaman telefonun öbür ucunda derin bir sessizlik oluyordu. Âdeta bir okyanusa dalmış gibi manayı çözmeye yoğunlaşıyordu. Bu hali bende öyle bir merak uyandırıyordu ki dünyanın en esrarlı şeyinin peşine düşmüş gibi" hangi ses tonuyla konuştum söyle? Ne mana vardı sence?" diye sormak geliyordu içimden.O zaman o bana bunu asıl benim kendisine anlatmam gerektiğini bunun daha hoş bir şey olduğunu ve" lütfen "der gibi bir ifadeyle söyleyeceklerimi merak ederek konuşmamı bekliyordu. Aslında aklımdakileri ve kalbimdekileri zaten bildiğini cümlesine ekleyerek benim söylememi bekliyordu.Hayır! Ben ondan duymalıydım. Çok değişik, güzel bir şey olurdu bu.O da benim düşündüklerimin aynısını kendisi için düşünüyordu. Hayır! Sen söylemelisin, bu çok güzel bir şey olurdu" diyordu bana. Aynı şeyleri hissediyorduk. Fakat ikimizin dileği hiç bir vakit gerçek olmuyordu.Nihayetinde bu mevzu sessizce ve usulca kapanıyordu.
·
234 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.