Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Keyifli okumalar ♡
LİLİTH Efsanelerde ve mitlerde Lilith'den yaratılan ilk kadın olarak bahsedilir. Lilith efsanesi tek tanrılı dinlerden çok çok önce, Mezopotamya uygarlıklarında görülmektedir. Birçok kişi onun ilk kez Yahudi mitlerinde, kabala öğretisinde veya Tevrat’ın ikinci bölümü olan Talmud’da geçtiğini sansa da aslında kendisini Sümer, Babil, Pers gibi birçok antik medeniyetin mitolojisinde görmek mümkündür. Lilith’in tarihteki rolü, uzunca bir süre, erkekleri baştan çıkaran, kadın ve çocukları hedef alan dişi bir ifrit olarak belirlenmişse de biraz araştırma yaptığımızda durumun tam olarak böyle olmadığını görüyoruz. Aslında o özgürlüğü için savaşan yüzlerce kadından belki de ilkidir. Efsaneye göre; Lilith, (Hz.) Âdem ile aynı zamanda ve aynı topraktan yaratılmıştır. (Kimi efsanelerde Tanrının önce Lilith’i hemen ardından Âdem’i yarattığından, kimilerinde ise Tanrının Lilith’i yaratırken saf toprağa çöp ve tortu da karıştırdığından bahsedilir.) Bu yüzden Lilith, Âdem ile eşit olduklarını düşünmüş ve onunla birlikte olmayı reddetmiş, ona itaat etmek istemediğini belirtmiştir. Âdem’in kendisine itaat etmesi için yaptığı baskı ve ısrarlara dayanamayan Lilith sonunda bir büyü (Bazı kaynaklarda Tanrının yasak ismini söylediği için cennetten kovulduğunda da bahsedilir. Tabi ki de bunu bilinçli bir şekilde yapmıştır.) ile cennetten kaçarak Âdemi terk etmiştir. Ve kızıl deniz civarında yaşamaya başmış burada ismi kaynaklarda farklı farklı geçen bir yaratıkla birlikte olmuş (Samael, Şeytan, Cin vs.) ve ondan 100 kadar çocuğu olmuştur. Bu duruma çok sinirlenen Tanrı, (Bazı kaynaklarda Âdem’in çok acı çektiği ve tanrıya her gün onu geri getirmesi için dua ettiğinden bahsediliyor.) Lilith’i geri getirmeleri için üç meleği görevlendirmiş ve geri gelmezse onu çocuklarını öldürmekle tehdit etmiştir. Fakat Lilith bunu kabul etmemiştir. Böylece Lilith’in günden güne çocukları öldürülmeye başlanmıştır. Tanrı bu süre zarfında Âdem’in yalnız kalmaması için Havva’yı yaratmıştır. Fakat bu kez yine böyle bir isyan ve kargaşayla karşılaşmamak için onu Âdem’in kaburga kemiğinden yaratmıştır. Yani Lilith feminizmin ilk öncüsü, ataerkil topluma baş kaldıran ilk asi dişi olarak betimlenebilir. Ayrıca Lilith, Türk Mitolojisinde de geçmektedir. Tanrının çocuklarını öldürmesinden dolayı acı çeken Lilith kendisini Âdem’ in soyundan gelen çocukları öldürmeye adar. Türkler onu “Albastı ya da Al Karısı” olarak isimlendirmiş onun lohusalık dönemindeki kadınların bebeklerini çaldığına inanmışlardır. (Hatta bu inanış yüzünden bazı kaynaklarda vampir olarak da isimlendirilmiştir.) Bu yüzden al basmasın diye lohusa kadının yanına Kur'an-ı Kerim koyarlar (İslamiyet’ten sonra), lohusa kadına kırmızı kurdele takarlar ve lohusa kadını yalnız bırakmazlardı. Bazı hikâyelerde yasak meyveyi yedirenin Lilith olduğu geçmektedir. Bu yüzden de onun şeytan olabileceği fikri yaygın bir inanıştır. Tabi ki o şeytan falan değildir o sadece haksızlığa uğrayan ve özgürlüğü için mücadele eden bir kadındır. Efsanelerdeki birçok tanrıça ve tarihteki birçok kraliçe (İnanna, Asterte, İsis, Rhea, Artemis, Semiramis, Venüs, Kybele) gerek güzellikleriyle gerek cesaretleri ile Lilith’e benzetilmişlerdir. Otoritelere başkaldıran kadınların ruhlarında daima Lilith’ten bir parça taşıdıklarına inanılmaktadır. Pentagram, kırmızı renk, tahta kazık, meşe ağacı, keçi gibi semboller Lilith ile ilişkilendirilmektedir. Bunun yanında Leyla, Lilibet, Lilyel, Magda Mother, Gecenin Kraliçesi, Red Sonya, Scarlet, Gecenin Meleği gibi isimlerle de anılmaktadır. ^^
··
1 artı 1'leme
·
174 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.