Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

172 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Otomatik Portakal
Merhabalar; İnanın nereden ve nasıl başlayacağımı hiç bilmiyorum. Bu kitabın film versiyonunu bana ilk öneren Psikiyatri Hemşireliği dersimize giren değerli bir hocam oldu. Aslında o zamanlardan beri hep aklımdaydı film. Ama kitabını okumadan izlemek istemedim ve bu yüzden hep erteledim. Kısmet bugünlereymiş. Kitabı bittiğine göre filmini de izleyebilirim artık. Her şey 15 yaşında ki Alex ve çetesi ile başladı. Dünyaya resmen kötülük için gelmiş gibi davranan bir avuç çocuk aslında. Yaptıkları kötülüklerden büyük bir zevk alıyorlardı. Peki, bu onların seçimi miydi? Yoksa zorla iyi olmak zorundalar mıydı? Aslında kitapta bu düşünce her daim önde. İyilik ya da kötülük seçilmeli miydi? Kitapta geçen bir alıntı doğru muydu? ‘’ Seçme hakkına sahip olmayan kişi kişiliğini yitirmiş demektir.’’ Herkes toplumun kabullendiği davranış biçimlerine uymak zorunda mıydı? Kitap boyunca tüm bu sorular kafanızın içinde dönüp duruyor. Kitabın ilk kısmı şiddet, taciz, tecavüz, dövme, hırsızlık… gibi suçlar ile geçerken ikinci yarısında bambaşka bir şey ile karşılaşıyorsunuz. Ben onu anlatmayı şu an doğru bulmuyorum, sizler okuyunuz ikinci kısmı. Ben kendi düşüncelerimden bahsetmek istiyorum. Bence bu dünya da insanı insan yapan özgür iradesi değil midir? Ben öyle düşünüyorum. İyiliği seçen ile kötülüğü seçen olmak bizim elimizde değil mi? Herkes iyi olursa ya da buna zorlanırsa peki ama bu dünya da bizim imtihanımız ne olacak o zaman? İnsanlar yaptıkları kötü olaylardan dersler çıkarıp bir daha yapmamalıdır. Ama tabii ki kötülüğü benimsemiş, resmen kötülük yapmadan duramayan insanlar yok mu diyeceksiniz belki şu an bana, evet haklısınız var ama sizce seçme hakkı verilmeden iyiliğe zorlanan bir insanın yaptığı iyilikten hayır gelir mi? sormak isterim sizlere. Bu dünya da yaptığı kötülüklerden dersler alıp, karşısına fırsatlar çıkan birçok insan vardır. Gerçekten de yazarımızın da dediği gibi hepimiz toplumun davranış kurallarına göre yaşasaydık birer makine olmaz mıydık? Herkes istemeye istemeye de olsa iyilik yapsaydı o zaman bu dünya da imtihan nasıl olacaktı? Kitapta Alex yapılan şeylere maruz kalmasaydı ilerleyen zamanlar da belki yaptıklarından pişman olamaz mıydı? Ya da ben mi çok merhametli, çok iyimser düşünüyordum? Şimdi benim de içimden geçirdiğim gibi sizler de diyeceksiniz belki ‘Alex ve çetesinin yaptıkları sonucu zarar gören insanlara ne olacak?’ diye, bunu düşünmekte haklıyım, haklısınız ama bence her ne kadar adaletin bu dünya da sağlanmasını canıgönülden istesek de, tam adaletin Rabbim katında olduğuna inanıyorum. Ve yapılanların cezasını Alex sonradan iyiliği seçmiş olsa da hesap zamanı çekecektir. Benim düşüncelerim bunlar… Saygıdeğer kitapseverler; bence kitabı başında ağır geliyor diye sakın ola bırakmayınız. Çünkü kitabın ikinci kısmı sizi gerçekten ters köşe yapacak. Kitap bizlere belki hayatımızda düşünmeye fırsat bile bulamadığımız düşünceleri veriyor ve sorular sorduruyor. İyi okumalar.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,6bin okunma
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.