- Peki siz?
- Çocukken annemlerle, büyüyünce babamla giderdim. Özellikle cuma namazlarına. Üniversiteyi bitirdiğim yıllarda dahi cuma namazlarına muntazam giderdim. Fakat ne zaman ki üç ayrı camide cuma fetvasında dinlediklerim benim inan dıklarıma, düşündüklerime ters düşünce... Hoca diyor ki: "Ne yaparsan yap, eğer şunu yapmıyorsan yaptığının kıymeti yok. Cehennemde yanarsın." Nasıl olur? Evet, çocuk mantığımla düşünüyorum: Niye? Ben bu iyilikleri yapacağım, ondan sonra koyunu boğazlayıp da kesmediğim için... Bakın, maddi imkanlarım olduğu zamanda, mesela belki annem istiyor, onun hatırı için kurban kesmişimdir. Ama ben inanmıyorum kurban kesmeye. Kurban kaç lira? Diyelim 400 milyon, 800 milyon... Gerçek muhtaca, gerçek fakire o parayı veririm. Mesela biz, karımla ben yani, kendi olanaklarımız içinde bir hayli yardımımız vardır. Bu bilhassa eğitim alanın dadır. Hatta şu anda iki tane çocuk var. Bunlar kendilerine kimin yardım ettiğini bilmeden okuyorlar. İsim cisim yok. Ben bile çocukları bilmiyorum. Karım biliyor. Ben bilmek de istemiyorum.