Gönderi

"...Ruth gerçek aşk ateşini bilmiyordu. Aşk bilgisi salt teoriye dayalıydı ve bunu kafasında çiy düşmesi ya da durgun suyun hafifçe dalgalanması kadar yumuşak, yaz gecelerinin kadife karanlığı gibi sakin, dokunup geçen bir alev olarak canlandırıyordu. Kafasındaki aşk düşüncesi daha ziyade uysal bir yakınlıkla ifade buluyor ve çiçek kokulu, loş bir uhrevi dinginliğin hâkim olduğu bir atmosferde sevgiliye nazikçe sunuluyordu. Ruth aşkın volkanik sarsıntılarını, kavurucu sıcağını ve kuruyup savrulmuş küllerini hayal etmiyordu. Ne kendi cinsel gücünün ne de dünyanın kudretinin farkındaydı; yaşamın derinlikleri ona göre hayalî denizlerden ibaretti...“
Sayfa 90 - Can Klasik
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.