Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kırgızların, Moyunçur Kağan ( 746‐759 ) abidesinde de adları geçiyor. Dokuz Oğuzlar, Gök Türkleri yenerek devleti ellerine alırken öteki boylar gibi Kırgızlar da isyan etmişler, fakat Moyunçur'un ordusu tarafından yenilmişlerdir. Kırgız eli, Dokuz Oğuz devletinin bir vilâyeti olmuştur. Dokuz Oğuz kağanlarından «Alp Uluğ Kutluğ Bilge Kağan» (795‐805) çağında Kırgızlar yine isyan etmişlerse de yenilip tâbi edilmişlerdir. Cince bir kitabede Kırgızların bu sırada 400.000 askeri olduğundan bahsolunuyorsa da bu pek mübalağalı bir sayıdır. O zaman Kırgızlar Moğollarla (yani Moğolların ataları olan boylarla) birlikte iş görüyorlardı. Bu 400.000 sayısını Kırgız ve Moğolların o zamanki bütün nüfusu diye kabul etmek gerektir. 840 yılında Kırgızlar yine isyan ettiler. Küli Bağa (Kiü‐lu‐mo‐ho) adında bir kumandan 100.000 Kırgızla hücum etti. Dokuz Oğuzları yenip Moğolistan'dan çıkardılar. O zaman hükümdarları «Uça Kağan» di. Bu kağanın anası Türgiş kağanının kızı idi. Uça Kağan, anasını Türk göreneğince «katun» ilân etti. Cenuba doğru epeyce yerleri zaptetti. 847 de Gan‐çjav taraflarında yine Dokuz Oğuz‐Uygurlarla çarpıştı. Uygurların bir kısmı Şivi (Moğol) lerin içine kaçmıştı. 70,000 atlıdan mürekkep Kırgız ordusu Şivileri de yenip Uygurların çoğunu şimale getirdi (848). Uça Kağan (Dokuz Oğuzlarla Şivileri yendikten sonra kağan unvanını almıştı) 866 da sağdı. Çin kumandanının neslinden geldiğini söylüyordu ki doğrudur. Dokuz Oğuzlar aleyhine Kırgızları kışkırtan Çinliler, Kırgızlar devleti ellerine alınca onlara aldırmadılar. Bu münasebetle Çin sarayında olan konuşmalarda Çin vezirlerinden birisi: «Dokuz Oğuzlar dağıldı. Şimdi biz niçin onların yerine Kırgızları koyalım» demiştir. Kırgız kağanı Moğolistan! alınca karargâhını «Kem» den «Orhun» a yakın bir yere getirdi. Fakat daimî olarak orada oturamadı. Çünkü müttefik boyların çoğu ihanet ettiler. Kırgızlar dokuzuncu asrın sonuna kadar Orta Moğolistan'da kaldılar. Barthold, onuncu asırda Kıtay devletinin kuruluşundan sonra Kırgızların Moğolistan'dan çıkmış olacağını şüphesiz sayıyor. Onuncu asırda Kırgızların bir kısmı cenuba doğru, bugün yaşadıkları ülkelere göçtüler. Pançul (Çin Türkistanı'nda «Aksu») şehri Kırgızlara aitti. Fakat asıl Kırgız yığını eski yerlerinde kaldı. Onuncu asrın Arap coğrafyacıları Hindükûş ve Pamir üzerinden şimale ve batıya uzanan dağın Talaş ve Çu taraflarındaki son noktalarına yani Orta Tiyanşan'a «Kırgız Dağları» diyorlardı. Yine onuncu asır İslâm kaynaklarına göre Kırgızlar ölülerini yakarlardı ve putları olduğu halde bir kısmı güneşe, bir kısmı da göğe taparlardı. Müslüman tüccarlar 10‐11 inci asırlarda Kırgız ülkesine kadar gidiyorlardı. Bu asırda Kırgızlar, Kimeklerin doğusunda, Karlukların şimalinde oturuyorlardı. Başlıca ihracat maddeleri mis idi. Çinin şimalinden geçen Karahıtaylar batıya doğru yürürken Kırgızlarla çarpıştılar. Bugün Minusin sancağını teşkil eden verimli toprakta Kırgızlar yavaş yavaş toprağı ekmeğe başladılar. Bu tarihte Kırgızların «Kemicket» adlı bir şehirleri vardı ki hanları oturuyordu. Bundan başka şehir ve köyleri yoktu. On üçüncü asırda Çingiz Hana tâbi olan ilk Türkler bu Kırgızlardır. 1207 de Çingiz Han, kendisine tâbi olması İçin Kırgız hanı «Urus İnal Han»a elçiler göndermişti. O zaman Kırgızların birçok şehir ve köyleri vardı. En mühimleri «Bidi» ve «Bidi Orun» (belki de «Yedi Orun») idi. Urus İnal Han, Çingizi tanımış ve saygılarını bildirmek üzere Karakurum'a «Uruk Eçü», «Elig Temür» ve «Ay Karak» adında üç elçi göndermişti. Fakat 1218 de Kırgızlar, tepelenmeleri için Çingizin buyruk verdiği bir boya saldırmadıklarından araları açıldı. Bunun üzerine Çingiz Han, büyük oğlu Çucı kumandasında bir ordu göndererek Kırgızları tamamen kendisine tâbi kıldı. Arap coğrafyacılarına göre ise Kırgızlar Çingiz Han'a tâbi olurken hanları yoktu. Bütün Kırgızlar ikiye ayrılmış olup her ikisinin birer ayrı başbuğu vardı. Kırgızlar 16. asırda Yedisu ülkesinde görülüyorlar. O sıralarda başlarında, o zaman Moğol denilen Çağatay hükümdarları bulunuyordu. 1514 ten biraz sonra «Mehmed» adında birisi bu Moğol denilen Çağataylar tarafından Kırgız hanı tayin olunduğu gibi, yine Moğol hanı Ahmed'in oğullarından «Halil Sultan» da Kırgızlara hanlık etmiştir. Fakat bu asrın büyük kısmında Kırgızlar artık mukadderatlarını Kazak Türkleri'yle birleştirmişler ve çoğu Kazakların hâkimiyeti altına girmişlerdi. Kazaklarla birlikte Kaşgarya'daki Çağataylarla birçok savaşmışlardır.
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.