Hele Patrikhane'nin imtiyazlarından hiçbirini bırakmamak azmindeyim. Bunun için Rumlarla şiddetle vuruşuyorum. Üstüne ocaktan caba gibi ikide bir de Rumlarla mübadeleden vazgeçmek istiyorlar ve bana diyorlar ki: "Terzi, kunduracı, duvarcı, bütün sanat ehli Rumlardır. Onlar giderse, elbisesiz, kundurasız kalırsınız. İktisadi buhrandan perişan olursunuz." Ben de: "Gitsinler de tek çıplak ve aç kalalım. Zararı yok. Hem iş öyle değil, bir iki yıl içinde bunlar Türkler'den yetişir." Bu dahi bize kârdır, diyorum.