Gönderi

Bir Çin fikrası vardir: Bir savaşta Çinliler esirlerini generalinden erine kadar cezalandırmak üzere bir yere dizmişler. Bunlar cezalarını beklemişler, beklemişler, fakat bir türlü ceza verilmediğini görerek, heyecandan, başlarındaki general, karşılarında sessiz duran Çin görevlilerine bağırmıș: "Cezamız neyse veriniz; artık beklemeye tahammülümüz kalmadı. Ölüm de olsa verin cezamızı." Çinli görevliler : Sizin cezanız verildi diye cevap vermişler. Hazırol vaziyetinde hiç kımıldamadan duran esirlerin: -Nasıl olur? sorusu üzerine Çinliler : "Bir parça kımıldar misınız?" deyince esirler hafifçe kımıldarlar. Kımıldar kımıldamaz başları sapır sapır dökülür. Öyle görünmez ve ince bir kılıçla başları uçurulmuştur ki yarısı kesilmiş dsmar öbür yarının ve her hücre öbürünün üzerinde durmakta ve fikra mantığına ve Çin esprisine göre esirler yașamaktadırlar. Ama en ufak bir kımıldanış kafaların devrilmesine sebep olmuştur.. Bir toplumda da çöküntü böyle sessiz ve görünmez ufak tesirlerle başlamaktadır. Bir an gelmektedir ki, aslinda başlar görünmez ince ve keskin bir kile tarafından uçurulduğu halde, kimse bunun farkında değildir. Herkes bașını yerinde sanır, ama baslar gerçekte yerinde değildir..
Çağ ve İlham 2
Çağ ve İlham 2
·
119 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.