Gönderi
HUZURSUZLUĞUN KİTABI
“Mutlu olma zamanıydı ama içimde bir ağırlık, bilinmez bir istek, tanımlanamaz hatta asil bir arzu vardı. Belki de yaşadığımı hissetmem uzun zaman alacaktı.”
Huzursuzluğunuza birazcık daha huzursuzluk eklemek istiyorsanız bu kitap tam size göre.
Fernando Pessoa, ölümünden sonra üne kavuşan yazarlardan. Bunu hissetmiş olmalı ki yazdıklarını bir sandıkta biriktirmiş ve bu yazılar zamanı geldiğinde gün yüzüne çıkmış. ( ölümünden sonra gün yüzüne çıkmış olması doğru zaman mı tabi tartışılır.)
Kısa sürede okuyup bitirilmeyecek kadar kalın ve yoğun bir anlatıma sahip. Bir olay örgüsü ve kurgusu olmadığı için hiçbir yerini atlamadan dikkatle okumak gerek. ( ben bunu çok başaramadım ve aynı sayfaları tekrar tekrar okudum maalesef ) Altını çizmekten yorulacağınız kadar alıntıya sahip tabi.
Konusuna gelecek olursak bunun için kesin bir şey söylemek doğru olmaz. Pessoanın yarattığı karakterlerin (dolayısıyla da pessoanın) içsel yolculuğuna dahil olabiliriz. İşte huzursuzluk başlıyor ve sayfalarca sürüyor. Hayat ve insan üzerine sorgulamaların yapıldığı, aman ne okuyorum ben diye bazen kitabı bıraktırmaya iten bazen de içsel sorgulamalar yapmaya iten bir serüvende buluyorsunuz kendinizi. Sayfalar ilerlerken Oğuzcum Atayı çağrıştıran yerler de hissetmedim değil.
54 gün süren bu huzursuz serüvenin incelemesini yapmak çok zor oldu ama oldu.
·
240 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.