Kimine mutluluk,kimine huzur,kimine düzenli bir hayat,kimine bir kase sıcak çorba,kimine başka şeyler cağrıştıran bir kelime.Sahi evli insanların hepsi neden evlendi? Yada evliliğin ne demek olduğunu bilerek mi evlendi? Doğan Cüceloğlu'nun kaleminden bilgilendirici bir kitap.Bir çok okurun mektubu ile örneklendirme yapması konuları daha anlaşılır yapmış. Evlilik toplumun temelini oluşturan bir kurumdur.İnsanlar var oldukça da devam edecektir.Peki evlenmeden önce bireyler nelere dikkat etmelidirler:Doğan Cüceloğlu'na göre;Kaygılar,beklentiler,değerler ve kurallardır.Bu tarz konular konuşulmalıdır ki evlendikten sonra "Ben seni böyle tanımıyordum,çok değiştin"gibi söylemler ortaya çıkmasın.Evlilik öncesi küçük gibi görünen sorunların konuşup karara varılmazsa bir çığ gibi büyüyüp problemlere dönüşmesi kaçınılmaz olacaktır. Bir diğer konu ise sadece eşle değil onun ailesi ile de evlenmek.Ben bu kitabı okuyana kadar bu görüşün tam tersine katılıyordum ama bu kitapla birlikte fikirlerim değişti çünkü birey aileden bağımsız olamayacağı için siz ne kadar aileyi istemeseniz onlarla görüşmeseniz bile onları temsilen bir kişi daima yanınızda.Bu yüzden evlenilecek kişinin yaşadığı çevre de dahil olmak üzere kapsamlı bir tanışma gerçekleşmelidir. Sadece sevgi ile tüm sorunlar aşılmıyor maalesef ki böyle olsaydı sanırım mutsuz evlilikler olmazdı. Kitapta"kimse boşanmak için evlenmez elbette,fakat boşanmış olsalar bu kadar mutsuz karı-koca olmazdı etrafımızda"cümlesine çok büyük hak verdim çünkü gerçekten bizim toplumumuzda evlilikler çok kolaya indirgeniyor ve boşanmalar zorlaşıyor.Pek çok sebebi var tabiki bu durumun fakat en sık tekrarlanan sebeplerden biri de "çocuklarım için katlanıyorum,çocuğum babasız/annesiz kalmasın" düşüncesidir.Ama o çocuğun mutsuz bir ailede büyümesi ne kadar sağlıklı? Beni çok etkileyen iki mektubu da eklemek istedim: -Dört yıllık bir evliliğim devam etmekte ama sadece adı evlilik... Üç yaşında kızım var, resmen onun için bu çırpınışlarım. Eşim online oyun bağımlısı; bizle hiç mi hiç alakası yok. Bizden kendini soyutladı, işe gidip gelir oyuna oturur... Ben 23 yaşındayım. Bir evlilik yaşamadım, ama anne ve babamın evliliklerine yıllardır şahit oldum. Ve bu beni kendi yapacağım evlilikle ilgili çok kaygılandırıyor. Babamın anneme değer vermemesi, onu ve onun fikirlerini ciddiye bile almıyor oluşu... Evlilik deyince ne yazık ki ilk aklıma gelenler bunlar. Eşler birbirine nasıl davranmalı? İyi baba olmak ve iyi eş olmak arasında bir ilişki var mı? Gerçekten evlilik ne? Neden yapılmalı? Sevgi mi önceliklidir bir evlilikte, saygı mı? Bir insanı sevdiğiniz için mi eş olursunuz, yoksa eş olduğunuz insanı mı seversiniz? Son mektupta da görüldüğü üzere yakın çevresi yüzünden kafası karışık bir birey var.Türkiye'de belki de niceleri var bu örnekteki gibi.Hocamızın da kitabın sonunda belirttiği gibi ülkemizde bu konu hakkında eğitimler çok az.Bu eğitimlerin yaygınlaştırılması ve ulaşılabilirliğinin artırılması gelecek toplumlar için büyük fayda getirecektir. Mutlu evliliklerin -Doğan Cüceloğlu'nun tabiriyle"Can cana" evlikiklerin-arttığı bir toplum temennisiyle...

Evlenmeden ÖnceDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20218,4bin okunma

··

1 artı 1'leme

·

81 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Fadili