Gönderi

Muhittin Bey, çalışmalarını Emniyet Müdürlüğü'nde sürdürüyordu. Bir gece "Bakırköy polisini teftiş etmek istiyorum" dediler. Kendisine "Hay hay. Bu dakikadan itibaren ben de hiçbir telefon konuşması yapmayacağım" dedim. Taksiye Atladık Makam otomobili tanındığından bir taksiye binerek Bakırköy'e gitmemizi de teklif ettim. Sokağa çıktık, biraz yürüdükten sonra gelişigüzel bir taksi çevirdik ve Bakırköy Emniyet Âmirliği'ne gittik. Yolda kendilerine; teftişlerinde tamamen serbest olduklarını, şahsen hiçbir müdahalede bulunmayacağımı da tekrarladım. Tek güvencim, uzun, sabırlı çalışmalarımızla görevlerine daha da sarılan ve bana her alanda sonsuz bir inançla bağlı olan çalışma arkadaşlarım; İstanbul'un vefakâr ve kahraman polisleriydi. Bakırköy Emniyet Amirliği'nde sükünetli bir çalışma vardı. Genel Müdür, başta Emniyet Amiri olmak üzere bütün görevlilere çeşitli mesleki sorular sordu. Aldığı cevaplardan fazlasıyla memnun olmuştu. Sonra bana dönerek, "Göreve geldiğimden bu yana kaç âmir ve memuru değiştirdiğimi" öğrenmek istediğini söyledi. "Unkapanı Emniyet Amiri hariç bir tek âmir ve memuru değiştirmedim" dedim. Bu açıklamam karşısında şaşırdığını hissettim. Unkapanı Merkez Memuru'nu, bildiğiniz gibi Mustafa Kemal Paşa'nın uyarısı üzerine görevden almıştım. Muhittin Bey Bakırköy'den ayrılırken ertesi günkü teftiş programının da tarafından yapılmasını isteri. Görev Dışı Hemen kendisine, teklifimin ikinci maddesini anlatarak: "İstanbul'un emniyet ve asayişi konusunda tam ve kesin bir fikir edinebilmemiz için 24 saat müddetle polisi görev dışı bırakalım. Bu sure içinde makam odasından durumu takip edelim. Arzu ederseniz, daha önce yaptığımız gibi seçeceğiniz bir bölgeye veya bölgelere baskın şeklinde teftişler de yapalım." Kendimden ve arkadaşlarımdan bu kadar emin konuşmam Genel Müdürü bayağı neşelendirmişti. Teklifimi kabul etti. Ertesi gün Emniyet Müdürlüğü'nden, Muhittin Bey'in yanında şehrin bütün polis kuvvetlerinin 24 saat süre ile görev dışı bırakıldığını merkezlere ve karakollara tebliğ ettim (bildirdim). Bir sure Emniyet Müdürlüğü'nde oturarak bekledik, daha sonra da bazı bölgeleri dolaştık. 24 saat sonra Emniyet Müdürlüğü'ne gelen raporlarda sadece iki trafik kazası yer alıyordu. Muhittin Bey'in memnuniyetine diyecek yoktu. Sonradan öğrendiğime göre Muhittin Bey Ankara'ya döndükten sonra Mustafa Kemal Paşa ile konuşurken İstanbul polisini teftişinde gördüklerini de anlatmış, "Gerek Avrupa'da, gerekse yurdun herhangi bir bölgesinde bu derece mükemmel bir Emniyet Teşkilatı'na rastlamanın mümkün olamayacağını" arz etmiş, Gazi Paşa da memnuniyetini bildirmek lütfunda bulunmuştu.
Sayfa 133 - Destek YayınlarıKitabı okudu
·
47 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.