Tanıl Bora'nın Birikim dergisinde çıkan bir çok yazısının derlemesinden oluşan çok beğendiğim bir kitap. Önsözünde aslında biraz bahsediyor, Viktor Klemperer'in "Nasyonal Sosyalizmin Dili" kitabından da esinlenme var. Türk toplumu olarak "Tarihin sürekli tekerrür ettiği" ve seçmen olarak balık hafızalı oluşumuzdan olsa gerek bizde söylemler eskimiyor. Rafa kaldırılıyor ve ihtiyaç olduğunda tekrardan ortaya çıkıyor. Türkiye'nin yakın tarihini özellikle AKP'nin politik söylemini hatırlamak için çok güzel bir derleme olmuş. Son 20 yılda birçok kelimeleri tekrar tekrar duyduk. Benim en çok hoşuma gidenler şunlar: "Yeni Türkiye, Hegemonya, Samimiyet, Herkesi kucaklamak, Kurumları yıpratmak, Fıtrat, Durmak yok, Sen kimsin, Sadakat, Gereği yapılır, Kimse kusura bakmasın, Büyük resmi görmek, Benim esnafım, Yerli ve Milli, Bizim kültürümüzde yok, Mağdur..." Ne kadar tanıdık değil mi? Bu cümlelerin nerelerde kullanıldığının örnekleri de var kitapta. Okuyunca şunu anlıyorsunuz. Koskoca bir 20 yılda demokrasicilik oyunu oynanmış. Başlarda güzel oynamışlar, sonra küçük çocuklar gibi sıkılıp bir kenara atmışlar. Kullanılan tüm cümleleri hem olumlu hem de olumsuz anlamda kullanmışlar. Mesela gereğini yaparız derken; istediklerini cezalandırmışlar, işlerine gelen sorunları çözmüşler. Kimse kusura bakmasın diye diye bakacak kusur kalmamış. Büyük resmi göreceğiz ümidiyle beklerken, çerçeveye bile muhtaç duruma gelmişiz.

Zamanın KelimeleriTanıl Bora · İletişim Yayıncılık · 201889 okunma

·

231 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murattgenstein