Gönderi
Berzem romanını okuduktan sonra yazarı takibime almıştım. Hüzün melikesi yazarın son romanı, çıkar çıkmaz tereddüt etmeden aldım. İsmiyle müsemma beğenerek okuduğum bitmesini istemediğim harika ötesi bir kitap olmuş. Yazarı huzurlarınızda tebrik ediyorum.
Kitap benim için bir ışınlanma makinesi gibiydi. Ne zaman kapağını açsam 1242 yılına Selçukluların hüküm sürdüğü Anadolu topraklarına, Konya, Kayseri ve Erzurum'a gittim. Sultan Alaaddin Keykubad ın şaibeli ölümünden sonra oğlu II. Gıyaseddin Keyhüsrev in tahta geçmesi, kız kardeşi Hond Hatun un hüzün ve umut dolu yolculuğununda startını veriyor. Sadeddin Köpek in Sultan Gıyaseddin üzerindeki etkisi, Babai isyanı, Moğolların saldırıları, Çifte minareli medrese, Subaşı Sinaneddin'in savaş ve aşk cephesindeki mücadelesi sayfaları hızla çevirmeme neden oldu. Çifte minareli medresenin oluşumuna neden olan rüya tüylerimi diken diken etti. Gidip görmeyi çok istedim. Tebriz kapı, Gürcü kapı ve Harput kapı hâlâ yerlerinde duruyor mu acaba diye merak ettim. Adı geçen herkesi araştırdım ama Hond hatun hakkında pek fazla bilgi bulamadım.
Selçuklular ve Moğollar hakkında bilgilenmek isteyenler, Erzurumlular, Konyalılar, Kayserililer ve tarih okumayı sevenlere şiddetle tavsiyemdir.
·
155 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.