.. sözün yansıması, güzelliğin parıltısı, sanki bu beklemede kalmış, ağır ve devinimsiz, her olayı en son patlama gücüne, en delirtici sonuçlara götüren bu insan yükünün yakınındaymış gibi düzensiz ve uzun titreşimler yaratırdı.
Her ikisi de uzun zamandır bilmeden bu kokuşmuş, muhteşem ve insan soluğundan daha keskin havayla beslenmekteydi; insan kondansatörü, aniden çakan şimşekler gibi durmadan birbirlerine coşkunun ve tehlikenin tüm sarhoşluğunu gösteren, insanın aklını karıştıran bu iki yüzün birleşmesinden doğar gibiydi.
Yaşamın ve güzelliğin armağanlarının, en coşku veren deneyimlerin, büyülü pırıltısıyla içlerine do an bu yansıtıcı ışığının tam altına getirilmedikçe onlar için değeri yoktu.
.