Gazetecilerden biri: “Tiflis’i nasıl buldunuz?” diye sordu. “Tiflis, benim için kocaman bir tavan!” dedim. Birden bir sessizlik oldu salonda. Şaşırdılar. “Anlayamadık” dediler. “Anlayamayacak ne var?” dedim. “Arkadaşlarınıza sorun. Geldiğim andan beri şarap içmekten başka bir şey yapmadım. Sizin törelerine göre de, şarap boynuzla içiliyor. Boynuzla da yudum yudum içilemiyor. Boynuzun içini boş da bırakmıyorsunuz. Habire boynuzu kafaya
dikmekten, tavandan başka bir yere bakamadım ki. Tiflis deyince gözümün önüne kocaman bir tavan geliyor.. Hepsi bu... Basit...”