Gönderi

Gece ateşimizin yanına uzanıp parıltılı meyveye baktım ve "İnsanlar bir portakal ne demek, bilmiyorlar..." dedim. Kendi kendime de "Ölüm hükmümüz verilmiş ve bir kez daha bunun gerçekliği beni sevincimden alıkoyamaz. elimde tuttuğum bu yarım portakal, hayatımın en büyük keyfini sunmakta bana..." Sırt üstü uzandım, meyvemi emip kayan yıldızları saydım. İşte şimdi yine tek bir dakika boyunca sonsuz mutluluk yaşıyordum. Ve yine kendime dedim ki, "İnsan kendi içinde hapsolmadıkça yaşadığı hayatın düzenini anlamıyor." Bir idam mahkumuna verilen sigara ve bir bardak romu ancak bugün anlayabiliyordum. Bu sefil şeyleri nasıl kabul eder, aklım almıyordu. Ama şimdi ondan nasıl keyif aldığını biliyorum. İdam mahkumu olur da gülümserse ne kadar cesur diye düşünürüz. Oysa o içtiği romdan gülümsüyordur. Dünyaya bambaşka bir yerden baktığını ve hayatının bu son saatinin bir insan ömrüne bedel olduğunu bilmez kimse.
Sayfa 121Kitabı okudu
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.