Gönderi

Tabular, İğdiş Edilmişlik, İfade Özgürlüğü
Üniversite öğrenciliği yıllarımda, sokakta ulu orta söyleyemeyeceğiniz, söylerseniz başınızı belâya sokabilecek kelimeler vardı. Bunlardan ilk akla gelenler, şunlardı: "Kürt" ve "Komünist". "Ermeni" kelimesi ise daha piyasaya çıkmamıştı bile; böyle bir mesele, henüz derin, buzlu denizlerin dibinde gizliydi. Bugün bu kelimeler çok şükür, tabu olmaktan çıkalı yıllar oluyor; ancak ne gariptir ki evde olsun, kamusal alanda olsun, bu kelimeleri telaffuz ederken çekinme ve sesimi alçaltma refleksini aşmam, yıllar sürdü. Kişinin ifade özgürlüğünün kısıtlanması, istediğini konuşma, kendini ifade etme cesaretinin kırılması, kısıtlanan kişinin öfkelenmesiyle veya kendini engellenmiş hissetmesiyle sonuçlanmıyor sadece. Bu kısıtlanma hali giderek içselleşiyor ve zaman içinde, öğrenilmiş çaresizliğe dönüşüyor. Yani artık izin verseler ve kişi istese de içinden geldiği gibi konuşamaz hale gelebiliyor.
Sayfa 36 - Alfa Yayınları, 2. Basım, Nisan 2018Kitabı okudu
·
9 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.