... Bizim eğitim sistemimizde oyunun yeri, genellikle, SIFIR'dır.
Teneffüsler olabildiğince kısa tutulur ve oyuna olabildiğince az izin verilir; çocuklar beton kaplı avlularda soluklanırlar. Oyun oynamak adeta kötü bir şeydir; haylazlıkla, tembellikle eş değerdir. Son yıllarda daha oyun-ortamlı okullara rastlanabiliyor belki, (özellikle aylık ödemeleri iki memur maaşı tutarındaki 'özel' kurumlarda) fakat onlarda bile sınavlara / testlere hazırlanmaktan, oynamaya pek fırsat bulamıyor çocuklar.
Laboratuarlarda bile "tehlikeli" gerekçesiyle öğrencilerin aletlere dokunmasına, aletlerle "oynamasına" izin verilmez.
Dahası, "oyun" gibi olması gereken müzik eğitimi de oyun falan değil, düpedüz eziyettir. Çünkü yapılan müzik değildir; solfej okumak, nota ezberlemektir.