Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

500 syf.
10/10 puan verdi
Beni Kendinden Koru
6 yıl önce bu kitabı okurken o satırların altını çizmemi sağlayan her duygu, bu yıl bu kitabı tekrar okurken bu sefer daha da kuvvetlenmiş olarak ve beni darmadağın ederek ortaya çıktı yeniden. Kitabın birden fazla atmosferi var (iç savaş, Kuzguncuk vs.) fakat ben Kumral Ada ile Mabel atmosferinden hiç çıkamadığım için diğer bölümler benim için arkaplanda kalmaya mahkum ve onlardan bahsetmeyeceğim. Biricik, yufka yürekli Mabel. Her insan hayatında bir Mabel olmasını ister. Onun gibi güvenilir, her daim yanıbaşınızda olan, bir yere gitmeyeceğinden emin olduğunuz ve sonsuz sevgi dolu Mabel. Ama kimse Mabel olmak istemez, (olamazlar o ayrı mesele) çünkü Mabel olmanın ağırlığını kaldıramazlar. Mabel sen benim gerçek hayatta tanıdığımdan emin olduğum o kadar gerçek bir karaktersin ki seni bir kitapta bulabilmek içimi burkuyor. Kitabın kumral kızı Ada seni hiç hak etmiyor diye çok düşündüm ama sanırım sen bu durumdan memnunsun. Tüm Mabel'lerin Ada'sından memnun olduğu gibi. Ya da kendini onun yerine koyup ona kızamıyorsun. Şair Doğan Gökay (Ada'nın dayısı) aşkın binbir çeşidi vardır ve hepsi acıtır diyor. Ada'nın Mabel'e hissettiği şeyi bu binbir çeşit aşkın hiçbir yerine koyamadım. Zaten koyabilseydim bir şekilde o aşk da onun canını acıtmalıydı. Ama Ada'nın canı Mabel'den dolayı hiç acımamıştı. Ada Mabel'in hep yanında oluşunu, onun çocuksu yanını, güven dolu olmasını ve kendisine aşık oluşunu çok sevdi. Yıllar sonra artık bu durum altında o kadar çok ezildi ki kendisine bahane üretmek zorundaydı. Ki bu durumdan ezilme sebebi hala seviliyor olması değildi çünkü bu durum onun gururunu okşuyordu hala. Ezilme sebebi Tuna'nın hala kendine bir hayat kurmak istemeyip Ada'dan başka bir şey görmemesiydi. Bu yüzden onun başka bir hayat kurmasını istiyordu ama hayatından tamamen çıkacak kadar da Tuna'yı düşünmüyordu. Onun hayatında kaldıkça ona nasıl zarar verdiğini bilemedi. Kitabın (bence) en etkileyici kısmı ''Beni kendinden koru Ada'' bölümüydü. O bölümdeki konuşmalar ete kemiğe bürünüp insanı tokatlıyor. Tokatlamak ne kelime üstünüze taşlar atıyor sizi oradan oraya fırlatıyor. Can yakmanın da binbir çeşidi var en çok yakanlarından biri de bu bölümü okumak. Her neyse bu bölümde Ada'nın sözlerine o kadar kızdım ondan o kadar tiksindim ki karşımda olsa ne saçmalıyorsun diyecektim. Ama kızmak ne fayda! Mabel bile rahatsız değil. Bana ne oluyor. Bu bölümde yıllardır aşkını içinde taşıyamayan Mabel artık Ada'ya giderek beni kendinden koru diye haykırıyor. Ada bildiği gerçekle yüzleşmenin telaşı içinde Mabel'ine sebepler sunuyor. Neden birlikte olamayacaklarına dair sebepler. Çünkü sen benim Mabel'imsin seni kaybetme ihtimalini göze alamam, birlikte olmamızın tek bir koşulu var birlikte olmamak gibi sözler söylüyor. Ah be Ada bu kadar klişe olmak senin tarzın değil ki. Ben sana aşık değilim ki deyip gerçeğe döndüremedin şu çocuğu. Her neyse bu sözlere Mabel'in verdiği cevap o kadar sahiciydi ki ancak gerçekten seven bir insanın kurabileceği sözlerdi. ''Ne saçmalıyorsun Ada bu dediğin ancak kitaplarda filmlerde olur ama biz kanlı canlıyız, ve ben kanlı canlı bir erkek olarak sensizlikten soluksuz kalıyorum.'' İşte bu cümle de okuyanı Mabel gibi soluksuz bırakıyor. Ama nihai olarak bu ikilinin arasında ne Aras vardı ne farklı bir şey. İkilinin arasındaki durumu yine Mabel fark edip o etkileyici sözünü söyleyecekti. ''Biriyle birlikte bir yaşam kurmak için yıllarca bekleyip ve artık hiçbir engel olmadığını düşünürken, asıl engelin insanın kendisi olduğunu anlaması feci acıtıyor.'' Buradaki söz insana çok şey anlatır, anlamı iyi özümsemek gerekir. Fakat burada farkındalığı yaşaması gereken ve engelin kendisi olan Ada'dır. Fakat o engelin kendisi olduğunu düşünmez ya da kabul etmek için çok bencildir. Bu engelin kendisini olduğunu kabullenip bu konuşmayı başlatan Tuna değil kendisi olsaydı ona biraz daha saygım olabilirdi. Böyle yapmalıydın Ada. Bu benim öznel fikrim değil, bu olması gerekendi. Duygularına karşılık veremeyeceğin insanın hayatında kalmak ona acı vermekten başka bir şey değildir ama sen kendini düşünerek bunu bile Mabel'e yapmadın. Ve söylediğine göre onu üzmekten çok korkmana rağmen onun çektiği acıların asıl sebebi hep sen oldun. Bu incelemeyi Mabel'in sözüyle bitiriyorum: ''Onun bakışlarında hep 'yanında olacağım, seni anlayacağım ama sana ait olmayacağım' altyazılarını okudum ben.''
Kumral Ada Mavi Tuna
Kumral Ada Mavi TunaBuket Uzuner · Everest Yayınları · 202110,8bin okunma
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.