Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm işaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir nihayetinde. Unutmak da o kadar zor değildir hem ona göre.
Kalanınsa yoktur tüm bunlardan haberi. O hep öylece kalmayı düşlemiştir beraberce. Ne sığınacak bir limanı vardır ne gidecek bir şehri. Gitmek kadar mağrur bir eylem de değildir onunki, terkedilmektir ona kalan, aşağılık bir olgudur başına gelen. Sussa bir türlü konuşsa bir türlü... Karşı çıksa gideni üzer, kabullense kendini... Konuşsa gidene zulüm, sussa kendine...