Uzun zamandır okumayı planladığım ama çok sonra okuyabildiğim bir kitap oldu. Açıkçası bazı yerlerini yüzüm kızararak okudum. Kitapta Osmanlı Döneminde özellikle 16 ve 17. yüzyıllarda basılıp elden ele gezen cinsel kitaplardan ayrıntılar bulunmakta. Bu dönemde cinsel yönelim hem karşı cinse karşı hem de çoğu zaman aynı cinse karşı olarak karşımıza çıkmaktadır. Dedelerinin mezar taşını okuyamadıklarını iddia edenler, dedelerinin neler okuduklarına ve neler yaptıklarına şahit olmak için bu kitabı okurlar mı? Pek sanmıyorum! Osmanlı zamanında cinsel kitaplara Bahname deniyormuş. Bu bahnemelere konu olan ve erkekleri temsil eden tiplemeye Civan adı veriliyor. Kadınları temsil eden tiplemeye ise Mahbube adı verilmekteymiş. O dönemde yazılan ve bu kitapta içeriğine yer verilen kitaplarda bu iki tipleme üzerinde cinsel birleşmenin hangi şekilde, hangi pozisyonlarda yapılacağı ve bu işten nasıl keyif alınacağı uzun uzun anlatılmaktadır. Aynı zamanda erkek ve kadınların özellikleri de uzunca betimlenmektedir. Şunu da hatırlatmakta fayda var, bu kitaplar öyle gizli gizli çoğaltılıp okutulan kitaplar değil. Açıktan herkesin okuyabileceği ulaşabileceği kitaplar. Tabi okuma yazma bilen dar bir çevre tarafından! Bu kitaplar Sultan'a kadar ulaşmakta ona ithaf edilen kitaplar dahi bulunmaktadır. Özellikle aynı cinsler arası ilişki kitapta çok dikkat çekmektedir. Halifeliğe ev sahipliği yapan İslam başkenti İstanbul'da yaşananlar gerçekten çok ilgi çekici. Hamamlarda oğlanlarla girilen cinsel ilişkiler, başkentin önde gelen paşalarının ve ağalarının köşklere kapattıkları yakışıklı delikanlılarla yaşadıkları dönemin eserlerine çok çarpıcı olarak yansımıştır. Öyleki tanınmış bazı çevrelerdeki erkeklerin kadınlardan çok erkeklere olan düşkünlükleri çarpıcı olarak sunuluyor. Cinselliğin sanata yansımaları da kitapta ele alınıyor. Divan şairlerinden Enderunlu Fazıl bu konuda başı çekenlerden. Enderunlu Fazıl yakışıklı bir delikanlı ile aşk yaşamaktadır. Hatta sarayda yaşadığı süreçte de saray çevresinden gönlünü kaptırdığı erkekler bulunmaktadır. Sevgilisinin isteği üzerine Hubanname adlı eseri yazmıştır. Bu eser dünyadaki erkeklerin güzelliğini ele almaktadır. Daha sonra yine Sevgilisinin isteğiyle ve zorlamasıyla Zenanname adlı eseri kaleme almıştır. Dünyadaki kadınların güzelliği bu eserde ele alınmaktadır. Bu kitap toplatılmıştır. Bunun sebebi cinsel konuları ele alması değil. Evliliği kötülemesi nedeniyledir. Bunların yanında cinsellik, Osmanlı müziğine de yansımış ayrıntılı bir şekilde işlenmiştir. İnsan tabiatı gereği geçmişi idealize edip yaşadığı zamanı eleştirmeyi ve kötülemeyi sever. Ama bu bizim toplumda daha uç bir noktada tezahür ediyor. Okumayı sevmiyoruz. Okumadığımız tarihimizi ise idealize etmeye bayılıyoruz. Ecdadımız şöyleydi veya böyleydi deyip bozulan toplumsal ahlakı ön plana çıkarıyoruz. Geçmişte yaşananlardan toplumun geneli bi haber, dizilerden öğrendiklerini geçmiş sanarak idealize etmeye devam edecekler. Ama bu kitabı okumalarını çok isterdim. İyi okumalar dilerim.

Osmanlı'da SeksMurat Bardakçı · İnkılap Kitabevi · 2009233 okunma

·

56 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.