Gönderi

Boş kalırsam eksik parçamı hissedebilirdim, galiba bundan kaçıyordum, iyi kötü bir denge tutturmuş gibiydim, bozulursa ne yapacağımı bilemiyordum. Ya çıkıp geziyordum iş arkadaşlarımla ya da evde kitaplara veriyordum kendimi. Bu okuduklarımın ne işe yarayacağını bilmiyordum. Okuduklarımı tartışacağım biriyle yollarımın kesişme ihtimali yok gibiydi. Şehirde bir yerlerde bunları okuyanların bir araya geldikleri yerler vardı mutlaka, buralardan söz edilen yazılar, gazete haberleri gözüme ilişiyordu. Onların yanında işteki gibi olamazdım, bunu seziyordum, paranteze aldığım eksik parçam ona uygun gördüğüm köşede durmaz, kendisini göstermek isterdi. Saçmalıklar karşısında daha tahammülsüz olurdum orada, işteyken gülüp geçtiklerim, birinin kendisini çok önemsemesi, hava atanlar, hasbelkader bir konuda kendisini yetiştirmiş, sonrasında da bildiklerini başkalarını hor görmek için kullananlar ummadığım kadar artırabilirdi tepemi. Muhtemelen sakladığım yerde durmasını istediğim yanım öne çıkmaz, isyan etmek, kavga çıkarmak için atılmazdı, ama bu kez de kendi içimde kaldıramayacağım bir gerilimi, benzerlerimden uzak durma çabamı.
Sayfa 142
·
70 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.