Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Dört çocuk gördüm az önce, arkadaşları ile bir kafe bahçesinde oturup kahvelerini yudumlayan, yaşları 12 bilemedin 13. Bir çocuk gördüm az önce ailesinden 7 şehit vermiş İsrail'e, . Bizim çocuklar ara sıra saçlarını düzeltiyorlar telefonlarına bakıp, ara sıra gülümsüyorlar masadaki sohbetlerine. Diğer çocuğun dilinden dökülüyor şu cümleler " Biz bunu hak etmiyoruz, bomba sesleri ile yatıp kalkıyoruz, kaderimiz bu sanki bir çocuk olarak hayattan mahrum bırakılmışız." Dört çocuğun bir kediyle oynayışı beliriyor karşımda. Videoda ise çocuk "düşman bizi korkutmak için çocukları vuruyor, ancak bilmiyorlar ki asla" diyor. Büyük bir depremi geride bıraktı canım ülkem, hayatını kaybedenler, enkaz altında sıkışıp kalanlar, yakınlarını kaybeden ya da bir haberini bekleyenler. Bu kardeşiniz sadece sosyal medyada gördükleri ile bile içinde bir şeyler oldu. Bir hüzün çöktü kimi zaman, kimi zaman kelimeler dile dökülemedi. Gördükleri böyleyse yaşayan ne hissetmiştir kim bilir diye düşündü kendi kendine. Şimdi ise birlikte düşünelim, hangi çocuk hak ediyor ölmeyi, öldürülmeyi? Bir salıncakta olması gereken çocuk, moloz yığınlarının üzerinde ölmekten korkmuyorum diyor. 9 aylık vefat etmiş bir çocuğun babasının ağzından hiçbir kelime çıkmıyor, sadece evladını izliyor. Bir hadisi şerif geliyor aklıma, “Sizden biriniz bir yanlış gördüğünde, onu eliyle düzeltsin. Eliyle düzeltemezse diliyle (düzeltmeye çalışsın). Buna da gücü yetmezse, kalbiyle (buğz etsin). Ki bu da imanın en zayıf derecesidir.” Ahh Efendim...
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.