Gerçekleri görmemizin önündeki en büyük engellerden biri de, tembel beynimizin, işini kolaylaştırmak için yarattığı kategorilerdir:
Zekâ, duyarlılık, entelektüellik gibi nitelikleri eğer eğitimlilikle, şehirlilikle, batılılıkla aynı pakete koyuyorsak, karşımızdaki insanın NE dediğine odaklanmak yerine, ne oranda "şehirli" göründüğüne, yani kılığına / kıyafetine / aksanına... hatta belki ten rengine, tipine takılırız...
... Hiçbirimiz kendimizi "ırkçı" olarak tanımlamayız, tanımlamak istemeyiz, ama hoşumuza gitmeyen sıfatları aklîleştirmek için uydurduğumuz kılıfların veya açıklamaların hiçbiri, gerçeği değiştirmez. Bu, hayattaki her şey için geçerli. Hayata, zihnimizdeki kategorileri kırabildiğimiz oranda önyargısızca ve açık zihinle yaklaşabiliriz. Bu da öyle zorlu bir süreç ki, -kendi adıma konuşayım- herhalde ömür boyu bir çaba, bir daimi sorgulama ve cin gibi uyanık olma hali gerektirecek...
Sayfa 186 - Alfa Yayınları, 2. Basım, Nisan 2018Kitabı okudu
·
13 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.