Binbir Gece Masalları, Çin Hindi'nden başlayıp Hindistan, İran, Irak, Suriye, Mısır ve Anadolu'ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada anlatılmış; hükümdarların emriyle yazdırılmış; dilden dile aktarılarak adeta bir kar topu gibi büyümüş engin bir hayalin ürünüdür.
İnsanoğlu uçan halıyı, kanatlı atı, karnında doldurduğu hava sayesinde gökyüzünde uçan devi hayal etmeseydi uçağı, helikopteri, uzay mekiğini icat edebilir miydi? Büyücü Magripli, kum tepsisine bakarak Alaaddin'in yeraltından kurtuluşunu görmesi bize fantazi gelebilir. Ancak bir düğmeye basmakla dünyanın herhangi bir yerini izlememiz, insanoğlunun geniş hayal gücünün neleri başarabildiğine küçük bir örnek değil midir?