Türk kültür belleğinde var olan demonların mahiyetini, işlevlerini, tarihsel arka planlarını anlatması bakımından oldukça değerli bir eser. Ön sözünde Ekici’nin de belirttiği gibi alanda demonik varlıklar üzerine yapılmış ilk çalışma olması da bu çalışmayı ayrı bir yere taşımız. Kültürün içinde korkunun tezahürü olarak simgesel şekilde sözlü kültür ürünlerine yansımanın tespit edilmesi, mitik tasavvurun çizilmesi açısından önemli. Masallar ve efsanelerdeki ortak sekiz demonun olması ve efsanelerdeki domonik varlığın çeşitlilik göstermesi de üzerinde düşünülebilir bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Toplumun korktuğu, ayıpladığı bilmediği gizemli varlığı ötekileştirmesi üzerine duruyor yazar. Bu ötekileştirmeyi insanlar üzerinden değil demonlar üzerinden yapar diyerek demonları, kötülüğü bu dünyaya ait değilmiş gibi düşünüp dünyadan ayrıştırma yaparlar diyor. Burası oldukça ilgi çekici gözüktü bana. Çünkü mitik dünya tasavvuru açısından yaratılışın başından beri var olan demonları kosmosa almama gibi bir durum meydana gelmiş. Bilinç altında bu eylemin olması bir dikotomi meydana getirmektedir. Çalışmanın varlığı ile birlikte de pek çok yeni çalışmanın ve sektörel çalışmanın kaynağı olması iddiası da oldukça güzel. Umarım daha çok çalışma olur ve bizler de bunları tüketiriz.